GÜNDEM

Başkan Ataç: Yeşiltepe’de Geri Adım Yok, Bana Güvensinler İtiraz Etmesinler

Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, Yeşiltepe’de yapılan imar düzenlemesine yönelik gelen itirazları ve bölgede nasıl bir planlama yürütüldüğünü EHA Yazı İşleri Müdürü Ayşe K. Uçak’a anlattı.

“Yeşiltepe halkı bu hakkı yıllardır bekliyor”

2024’te yeniden göreve seçilmenizin ardından Yeşiltepe konusunda bir çalışma başlattınız. Hazırlanan imar revizyon planlarına bazı mahalle sakinlerinin bir kısmından itirazlar oldu. Bu itirazları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Burada siyaset var. AKP İl Başkanı oralara gidip bir takım şeylerle milletin aklını çelmeye çalıştı. Oradaki insanlar yıllardır hasretle bekledikleri ve hak ettikleri o hakka kavuşmayı istiyorlar. Bunun mücadelesini de bugüne kadar ben sürdürdüm. AKP’de Tepebaşı’nda iktidara geldi, yapılabilirdi ama belki onlarda gerek görmediler. Geçmiş dönemlerde Yılmaz Hoca (Yılmaz Büyükerşen) ile bu konuda ciddi tartışmalar yaşadık. Suçlamalarla karşı karşıya geldim. Üzüntü verici… Bu dönemde Yılmaz Hoca olmayınca Ayşe Başkan (Ayşe Ünlüce) ile bu konuları ele aldık. Karşılıklı iyi niyetle projelerin hayata geçmesini istedik. O dönemlerde kendisi genel sekreterdi, oradaki insanların haklılığını da biliyor. 2024’ün Mart’ından yaklaşık iki yıl gibi bir süre geçti. Arkadaşlarımızın büyük bir emeği ile bu plan yapıldı.

“Planlama sınırımız 121 hektar, yenileme alanımız 87 hektar”

Yapılan imar düzenlemesinin kapsamı nedir?

Küçük bir alan gibi gözükebilir ama değil. Planlama sınırı yaklaşık 121 hektar, özel proje alanı (kentsel yenileme alanı) 87 hektar. Yeşiltepe’nin bir kısmı normal 2-4 kat gibi. Parsel sayısı da 3420 adet… Bu bölgede üç, dört sene önce ruhsatını almış, iki katlı binalarda vardı. Vatandaşa ‘projeye girmek istiyor musun ya da istemiyor musun’ diye sorulacak. ‘Ben memnunum oturmaya devam edeceğim’ derse hiçbir zorlama yapılmıyor.

“Eski yapılaşma mantığıyla devam etmemiz artık mümkün değil”

Bu düzenlemeyle birlikte vatandaşların herhangi bir hak kaybı söz konusu mu? İtirazların hepsini siyasi olarak yorumlamak doğru olur mu?

Kesinlikle bir hak kaybı yok. Parsel bazında yapım artık demode bir çalışma. “Şirintepe, Sütlüce, Esentepe, Çamlıca’yı öyle yaptınız” diyebilirler ya da düşünebilirler. Ancak 83’teki nazım imar planı, bizim elimizi öyle yapmaya zorladı. 1999-2004 arasındaki ilk dönemimde, ilk değişime uğrayan yerlerden birisi Bahçelievler’di. Bahçelievler’de müttehit marifetiyle parsel bazında üç ya da dört katlı binalar yapılıyordu. Baktık ki yapılan binalarda çevre adına ne bahçe kalıyordu ne de ağaç... “Bunu durduralım” dedik, ruhsat vermedik. “Ada bazında yapalım, dönüşümü sağlayalım” dedik. Kabul etmediler, dava açtılar ve kazandılar. Önlerinde nazım imar planı önemli bir doneydi. “İstemiyorlar” diye bizde ısrar etmedik. Şimdi orayı örnek gösteriyorlar. Kentlerde artık bitişik nizam yapılar yapılmıyor, ayrık nizama geçiliyor. Aşağısöğütönü, Batıkent’te bakalım… Depremsellik açısından artık bu yapı adaları tercih ediliyor.

“Yeşiltepe’de mülkiyet hakkı korundu, hak kaybı yok“

Yeşiltepe Kentsel Yenileme Projesi kapsamında mülk sahiplerinin ayrık nizam yapılaşma koşulu ile yerinde ve anlaştığı müteahhitlerle esnek bir şekilde dönüşümü planlanmaktadır. Yeşiltepe Mahallesi’nde bulunan arsa sahiplerinin herhangi bir kesinti ya da düzenleme ortaklık payı kaynaklı hak kaybı yaşamadan, planın hayata geçirilmesi hedeflenmiştir. Mülkiyet hakkı korunmuştur. Proje kapsamında belediyenin müteahhitler ile herhangi bir yönlendirmesi olmayacak. Mülk sahiplerinin parselleri olduğu gibi korunarak, müteahhitler ile birebir kendilerinin anlaşabilecekleri yönde bir planlama yapılmaya çalışılmıştır. Böylelikle mülklerin değeri arttığında müteahhitler ile daha fazla alan üzerinden anlaşılabilecek şekilde düzenleme yapılmıştır.

“Bu düzenlemeden geri adım atmak söz konusu değil”

Bu yapılan düzenlemeden geri dönüş mümkün mü? Mahalleden gelen referandum talebini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yok, olmaz… Eskişehir dışından bile insanlar telefonuma “vazgeçmeyin, biz sizin yanınızdayız” diye mesajlar gönderiyor. İtiraz eden arkadaşlar geçenlerde meclis toplantısına geldi. Onlara “Siz burada 40 kişiniz ama geride kalan 12-13 bin insan var; onların ne düşündüğünü nereden biliyorsunuz?” dedim. “Referandum yapalım” teklifinde bulundular. Yapalım, ancak bu iş öyle kolay değil. Referandum mesuliyet gerektirir, devletler bile kolay kolay yapamıyor.

“Askı sürecinde 983 itiraz geldi, komisyon tüm itirazları inceledi”

Mahalle sakinlerinin en çok hangi konularda itirazları oluyor? Bu itirazlara geri dönüşler yapıldı mı?

Plan onaylandıktan sonra askıya çıkıyor ve askı süresi içinde Yeşiltepe Mahallesi Kentsel Yenilenme Projesi’ne toplam 983 itiraz yapılmış. Ayrıca şunu da belirtmek isterim: Bu bir kentsel dönüşüm değil, kentsel yenilenme projesidir. Kentsel dönüşüm, yasayla tanımlanmış özel bir süreçtir ve ancak ilgili yasa kapsamında ilan edilerek uygulanabilir.

İmar Komisyonu, yapılan tüm itirazları tek tek inceledi. İtirazların büyük bölümü, tevhid parsellerde yer alan ve ‘parsel sayısı bazında 3’te 2’sinin başvurması halinde re’sen tevhid yapılabileceğine’ ilişkin plan notuna yönelikti. Bu madde iptal edildi. En yoğun itiraz da bu konu üzerinde toplanmış durumda. Biz de plan notundan kaldırdık. O şekilde bir uygulama olmayacak. Yapılan çalışmalar kapsamında 30 adet değişiklik yapılacak. Arkadaşlar “Burada hata yapılmış, düzeltelim” demişler.

“Proje tüm alanı kapsıyor ama hiç kimse için zorlama yok”

Yeşiltepe’de yapılacak kentsel yenileme projesi bölgenin tamamını mı yoksa sadece bir kısmını mı kapsıyor?

Proje, belirtilen alanın tamamını kapsıyor. Ancak burada önemli bir nokta var: Kimse için bir zorunluluk söz konusu değil. Vatandaş, “Benim üç katlı evim var; proje kapsamına girerse yıkılırsa ne olacak?” diye endişe ediyor. Belediyenin evi yıkma ya da kimseyi açıkta bırakma gibi bir hakkı yok. İstemeyen vatandaş mevcut yapısında oturmaya devam edebilir. Fakat böyle bir durumda deprem riskini de göz ardı etmemek gerekir. Yeni projede dört tarafı açık, yeşil alanı bulunan, ışık ve rüzgar alabilen bir yapılaşma modeli öneriliyor. Ayrıca en kritik avantaj, emsalin 2.4’e çıkarılmasıdır. Mevcut bitişik düzen devam ederse bu emsalden yararlanmak mümkün olmuyor. Bunun yanı sıra, vatandaşın cebinden herhangi bir para çıkmayacak. DOP kapsamında yeşil alan düzenlemesi, cadde genişletmesi gibi ek kayıplar ya da uygulamalar yapılmayacak; mevcut yollar aynı şekilde korunacak. Aynı şekilde binalarda asansör ve merdiven boşluğu gibi alanlardan kaynaklanan kayıplar da emsale dahil edilmeyecek.

Bölgede kaçak veya ruhsatsız yapı oranı yüksek mi?

Evet, bölgede kaçak ya da ruhsatsız yapı stoku oldukça fazla... Bu proje sayesinde vatandaş, herhangi bir ceza ödemeden bu kaçak yapı yükünden de kurtulmuş olacak.

“2018–2019 planı uygulanabilirdi ama şartlar bunu zorlaştırdı”

Büyükşehir Belediyesi’nin 2018- 2019’da hazırladığı imar planıyla bugün ortaya konan yeni plan arasında hangi temel farklar bulunuyor? O dönem bu plana itiraz etmiştiniz… O günden bugüne ne değişti?

O dönem hazırlanan plan yürürlüğe girseydi uygulanabilirdi. Ancak çevresindeki mahallelere baktığımızda; Şirintepe’de 3–4 kat, Sütlüce’de 4 kat, Esentepe’de 3–4 kat yapılaşma vardı. Bizim itirazımız da bu nedenleydi. Şehrin gelişimi açısından artık parsel bazlı değil, ada bazlı planlama dünyanın her yerinde tercih edilen yöntem haline geldi. Hakikaten çok önemli bir fırsatı teperler. Bugüne kadar yaptığım dört–beş proje var; hepsi ortada ve bugün Eskişehir’in en kıymetli bölgeleri arasında. Örneğin Belediyemizin bulunduğu Fabrikalar Bölgesi şu anda paha biçilemez bir noktaya geldi. Arazinin bu kadar değerleneceğini ben bile tahmin etmezdim. Batıkent’i destekledik. Depremden sonra kat indirimi yapıldı. Aşağısöğütönü örneği de ortada… Karabayır’a geldiğimde 600 parsel vardı, bunların 150’si kaçak yapıydı. Üstelik çoğu iyi yapılmış binalardı; yıkmaya kıyamazsınız. Bölgeyi yeniden planladık, gerekli cezalar uygulandı ve ruhsatlandırdık. Sonuçta kötü mü oldu? Hayır, tam tersine bölgeye düzen ve değer kazandırdı.

“Vatandaşın cebinden tek kuruş çıkmayacak”

Yeşiltepe, sosyal ve ekonomik açıdan dar gelirli vatandaşların yoğun yaşadığı bir mahalle. Ada bazlı dönüşüm bu kesim için bir ekonomik külfet oluşturmaz mı?

Vatandaşın cebinden bir lira para çıkmayacak. Herkes kendi arsasının bulunduğu yerde kalmaya devam edecek. Müteahhitle anlaşma sağlandığı takdirde ki şu anda yaklaşık yüzde 35 seviyelerinde görünüyor, arsa sahipleri komşularıyla birlikte oturup pazarlıklarını yapacak, bu oran üzerinden kaç daire alacaklarına karar verecekler. Birkaç proje başladı mı, mahalle çok farklı bir noktaya gidecek. Değerler ciddi şekilde artacak. Şu an belirlediğimiz birkaç nokta var; buralarda çalışmalar başlar başlamaz dönüşümün etkisi tüm bölgede hissedilecek.

Süreç tam olarak ne zaman tamamlanacak? Çalışmalar ne zaman başlayabilir?

Çalışmalar başlayabilir. İtirazları Büyükşehir Belediye Meclisi’ne sunacağız. Ardından isteyen vatandaşa hemen çap verilecek.

“AK Parti komisyonda destekledi, şimdi neden karşı çıkıyor? Nedeni siyasi…”

Yeşiltepe ile ilgili düzenleme hem Tepebaşı’nda hem de Büyükşehir Meclisi’nde AK Partililerin de desteğiyle oybirliğiyle geçti. Ancak bugün gelinen noktada AK Partililerin bu düzenlemeye itiraz ettiği görülüyor. Komisyonda karşı çıkmayan AK Parti, bugün neden itiraz ediyor?

Bence bunun temel nedeni siyasi. Yapılan iyi bir işin hayata geçmesini istemiyorlar. Hep öyle değil miydi? Örneğin geçmişte Milli Eğitim ile birlikte okulların eksiklerini gideriyor, okulları pırıl pırıl hale getiriyorduk; ancak bir süre sonra okullara girişimizi engellemeye başladılar. Okul sizin babanızın malı mı? Birinci sınıflara kahvaltı paketi dağıtıyoruz, müdür okulun bahçesine almıyor. Buradan Eskişehir halkına şikayet ediyorum: Biz kötü bir şey yapmıyoruz; aksine onların yapamadığını yapıyoruz. Neden engelleniyoruz? Çünkü siyaseten yaklaşılıyor. Bunu hem Valimiz hem de Milli Eğitim Müdürü de biliyor.

“Metrekare kaybı yok, her şey mevcut parsel üzerinden hesaplanacak”

Bölgede bu düzenlemeyle ilgili vatandaşlara yönelik bir bilgilendirme çalışması yapılıyor mu?

Evet, vatandaşların en çok merak ettiği konulara açıklık getirmek amacıyla bir bilgilendirme broşürü hazırladık ve bölgede dağıttık. Örneğin vatandaş ‘2000 yılı sonrası mevcut ruhsatlı iki katlı yapım var, buna iki kat daha ekleyip dört kata tamamlayabilir miyim?’ diye soruyor. Biz de ‘Hayır, mevcut bina yeniden yıkılmalıdır; çünkü iki katlı bir yapının statik yapısı ile dört katlı bir yapının statik gereklilikleri farklıdır’ şeklinde cevap veriyoruz. Yine ‘Planda parsellerimizin içinden üçer-dörder metrelik yollar geçiyor; bu alanları parselimizden terk mi edeceğiz?’ sorusu geliyor. Hayır, bu mesafeler bina oturum alanını tanımlayan yapı yaklaşma mesafesidir; bu alanlar sizin bahçeniz olarak kalacak ve herhangi bir terk söz konusu olmayacak. Tüm anlaşmalar mevcut parsel metrekaresi üzerinden yapılacak, vatandaşın metrekare kaybı olmayacak. Bir başka soru da şu: ‘Neden tek başıma bina yapamıyorum?’ Bunun nedeni, imar planında verilen dört kat 2.40 emsal ile verilen inşaat alanının tamamının kullanılabilmesi için planda belirlenen şekilde beraber yapı yapılması gerekmektedir. Tek başına o emsali kullanamıyor. Benim 20 yıllık görev sürecimde verilen en yüksek emsallerden biri budur. Vatandaş için son derece önemli ve değerli bir haktır.

“O gün geldiğinde dua edeceklerini şimdiden biliyorum”

Yeşiltepe konusunda mahalle halkına iletmek istediğiniz bir mesaj var mı? Son olarak ne söylemek istersiniz?

Eğer bana inanıyorlarsa, bu projeye itiraz etmesinler. Çünkü tüm çalışmalar onların iyiliğini düşünülerek yapıldı. Yeni binalar tamamlandığında ve içinde oturmaya başladıklarında, ne kadar dua edeceklerini şimdiden biliyorum.