Bugün için içme ve kullanma suyu adına sorun yaşanmadığını söyleyen Özen gelecek için ise umutlu bir tablo çizmedi. Özen “Nisan ayı sonrasına dikkat çekti, eğer gerekli yağış oluşmazsa ve tedbir alınmaz ise tüm Türkiye gibi Eskişehir’de de ciddi su sorunları yaşanabilir” diye konuştu. Ocak ayı sona ermesine rağmen kuraklık baş göstermeye devam ediyor. Yeraltı ve yerüstü su kaynaklarının İçme ve kullanma suyunun en büyük besleyicisi olan toprağın suya doygunluğunu sağlayan kar yağışları bu sene beklendiği seviyede gerçekleşmedi. Son yıllarda iklim krizinin fazlaca hissedildiği ve plansız tarım politikası nedeniyle su rezervlerinin hızla tükendiği Eskişehir’de tehlike çanları çalmaya başladı. Eskişehir’de içme ve kullanma suyu ile tarımsal sulamanın sağlandığı Porsuk barajında su seviyesinin yüzde 36 ile 38 arasında olduğunu söyleyen ESKİ Genel Müdürü Oğuzhan Özen geçen yıl sulama sezonuna yüzde 42 seviyesinde başlamıştık, rezervler giderek azalıyor. Beklenen kar yağışı henüz gerçekleşmedi ve Nisan ayı sonrası için şimdilik olumlu bir öngörü belirtemiyoruz diye konuştu. Su rezervlerinin hızla azalmasında tek etkenin kuraklık olmadığını belirten Özen, Eskişehir ve civarında doğru bir tarım politikası izlenmez, kuru tarım yerine sulu tarım ürünleri tercih edilmeye devam edilir ise mevcut sorunun daha da artacağını ve sulama nedeniyle mevcut rezervin Eskişehir için yeterli olmayacağını belirtti. Eskişehir’de Kalabak su rezervinde de kış aylarına bağlı olarak doğal bir azalma olduğunu söyleyen Özen “Gözümüz sürekli Türkmen ve Murat Dağları kar rejiminde geçen sene bugünlerde Murat Dağında 80 cm’lik bir kar örtüsü vardı. Şu an 50 cm’lik bir örtü var. Biliyorsunuz bu yağışların verimli olması için kar örtüsünün uzun süre kalması ve yavaş yavaş eriyerek sızması lazım. Ne yazık ki, iklim krizi sebebiyle yağış miktarı ve yerde kalma süresi eskisi kadar olmuyor” dedi. Bir tarafta rezerv azalırken diğer tarafta ihtiyacın arttığını ve kullanımın çoğaldığını söyleyen ESKİ Genel Müdürü Oğuzhan Özen “Bu krizi aşabilmek için acilen bir üst akıl oluşturulmalı. Bu konuda ilgili tüm kurumlar koordineli bir şekilde çalışmalı, özellikle tarım planlaması ve sulama konusunda alınacak tedbirler ivedilikle hayata geçirilmeli” dedi.