GÜNDEM

Alpu Ovası’nda Sulama Krizi: Sulama Birliği’nden Sıfır Hizmete Milyonluk Fatura!

Alpu’da çiftçiler, Sulama Birliği’nin su dağıtmaması, hizmet vermeden fatura kesmesi ve kanalların temizlenmemesi nedeniyle mağdur. CHP İlçe Başkanı Üngör, “Çiftçi 3-4 yıldır ağır bedel ödüyor, sorunların takipçisiyiz” dedi.

Eskişehir’in Alpu ilçesinde çiftçiler, yağışların yetersizliği, Porsuk Barajı’ndaki kritik su seviyesi ve Sulama Birliği’nin su dağıtmaması nedeniyle mağduriyet yaşıyor. Ürünler kuraklıktan yandı, üreticiler ekonomik ve psikolojik olarak zor günler geçiriyor.

Kayyum atandı, sorunlar başladı

Çiftçilerin aktardığına göre, yaklaşık yedi yıl öncesine kadar sulama birliği yöneticileri delegasyon sistemiyle seçimle belirleniyordu. Seçilenler aynı zamanda üretici olduğu için sorunlara ortak çözümler üretilebiliyordu. Ancak usulsüzlük iddiaları gerekçe gösterilerek Alpu’dan sorumlu Sulama Birliği’ne Devlet Su İşleri (DSİ) kayyum atadı. Kayyumun göreve gelmesinin ardından ise çiftçiler sulama konusunda sürekli sorun yaşamaya başladı.

27 bin dönüm arazi susuz kaldı

Sulama Birliği’nin, Bahçecik ve Esence bölgeleri arasında kalan yaklaşık 30 bin dönümlük tarım arazisine su dağıtacağına çiftçilere söz verildiği, ancak verilen sözün tutulmadığı belirtiliyor. Bir çiftçi durumu şu sözlerle anlattı: “Sulama Birliği ile görüştüğümüzde bize şeref sözü verdiler. Bahçecik ve Esence arasındaki 27 bin dönümlük araziye su dağıtılacağını söylediler.”

Komşuya su var, yan tarlaya yok

Çiftçiler, sulama hizmetinden faydalanamasalar da Sulama Birliği tarafından hizmet bedelleri kesilerek faturalarına yansıtıldığını ifade ediyor. Bir üretici, Tepebaşı sınırları içinde kalan komşunun tarlasına su gönderildiğini, kendi arazisine ise su verilmediğini belirtiyor. Buna rağmen her iki çiftçinin de aynı fatura bedelini ödemek zorunda kaldığını ifade ediyor. “Biz hizmet varsa bedelini ödemeye karşı değiliz” diyen çiftçiler, asıl rahatsızlıklarının hizmet verilmeden para alınması olduğunu vurguluyor.

Sıfır hizmete milyonluk fatura kesiliyor

Bölgedeki çiftçilerden 57 yaşındaki Muhterem Poyraz, doğduğundan bu yana tarımla uğraştığını belirterek, Sulama Birliği’nin uygulamalarına tepki gösterdi. Poyraz, hiçbir hizmet almamalarına rağmen milyonlarca liralık fatura çıkarıldığını ve ödenmeyen borçlara yüksek faiz uygulandığını söyledi. Poyraz, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sulama Birliği bizden sıfır hizmetle tahıllı bitkilerde 180 lira, pancarda ise 370 bin lira talep etti. 27 bin dönümlük havzada hiçbir yatırım yapılmadığı halde toplamda 7 milyon lira istiyorlar. Bunun karşılığında tek bir hizmet bile alamıyoruz.”
Ödenmeyen faturalar konusunda çiftçilere ağır yaptırımlar uygulandığını vurgulayan Poyraz, “Cumhurbaşkanımız çiftçinin doğrudan gelir desteğine kimse haciz ya da bloke koyamaz demesine rağmen Sulama Birliği, ödenmeyen faturaları ertesi gün yüzde 50 faizle tahsil etmeye kalkıyor” dedi.

Sulama kanallarında da ciddi sorunlar yaşadıklarını anlatan Poyraz, “Kapalı havzanın üstü tamamen örtüldü, tozlu raflara kaldırıldı. Hiçbir uygulama yok. ‘Sol üst ana kanal’ dediğimiz bölgede, Alpu bölgesinin 300-400 dönüm yeri var. Yukarı bölgede ise binlerce dönüm arazi var. DSİ Bölge Müdürü’nün imzasıyla, kanalın üst tarafına kesinlikle su alamıyoruz. Eskiden programlı sulama yapılır, bir hafta yukarıya bir hafta aşağıya su verilirdi. O dönem mahsullerimiz 10-15 günde sulanabiliyordu. Kayyum atanmadan önce seçimle gelen başkan bunu sağlayabiliyordu. Şimdi kurutma kanalı bile kurudu” diye konuştu. Çiftçinin kendi kuyularını açmalarına da kısıtlamalar getirildiğini belirten Poyraz, kuyuların 10,80 metrenin altında kazılamadığı için suya ulaşamadıklarını aktardı. Poyraz ayrıca, Sulama Birliği ve Tarım İlçe Müdürlüğü tarafından alınan ek masrafların, devletin sağladığı desteğin büyük bölümünü erittiğini söyleyerek, “Devletten aldığımız desteğin yüzde 60’ı elimizden gidiyor. Doğrudan gelir desteğini ise ancak bir buçuk sene sonra alabiliyoruz” dedi. Çiftçilerin artık dayanacak gücünün kalmadığını belirten Poyraz, “Ya kanallarımıza su verilsin ya da bizi Sulama Birliği’nden çıkarsınlar, biz de kendi başımızın çaresine bakalım” diye konuştu.

Ödediğimiz paranın karşılığı nerede?

Alpu’daki 27 bin dönümlük sulama alanında üretim yapan Umut Selahattin Var, bugüne kadar Sulama Birliği’ne ödenen paraların akıbetini sordu. Yıllardır yaşanan sorunların artık katlanılamaz hale geldiğini dile getiren Var, “Bahsedilen sulama alanında çok fazla yer ekip biçiyorum. Uzun yıllardır Sulama Birliği ile sorunlar yaşıyoruz” dedi.

Kanallarda su yok, kuyular kurudu

Sulama Birliği tarafından kanallara su verilmediği için yazlık ürünlerin ekilemediğini aktaran Var, ”Kuyularımızda su kalmadı. Mecbur olduğumuz için 10 metrenin dışına çıkmak zorundayız. Üretim yapmaya çalışırken kuyu masrafı her sene astronomik oranda artmaya devam ediyor. Biz kanaldan su alamadık. Kendi çabamızla elektrik, su götürdüğümüz, borusunu, kablosunu çektiğimiz halde bedelini fahiş fiyatlarla ödüyoruz. Bunu da kabul etmiş vaziyetteyiz. Ancak en önemli sorun; Sulama Birliği’ne verdiğimiz bu paranın karşılığı nerede? Bizim sorunumuz bu. En basitinden diyoruz ki; kadastro yollarımız perişan durumda. Kadastro yollarımızı yapın ya. Bundan da bir sonuç elde edemedik. Çiftçi ağlıyor, çiftçi kanıyor” ifadelerini kullandı.

Çiftçiler, Vali’den yardım istiyor

Alpu’da çiftçilik yapan Turan Akıncı, su kuyularında yaşanan sorunlara dikkat çekerek Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy’a çağrıda bulundu. Kuyularda su kalmadığını, buna rağmen çiftçilere fatura gönderilmeye devam edildiğini belirten Akıncı, “Vali Bey’e bir istirhamım var. Eğer Eskişehir’i yönetiyorsa bu konuyu çözmesi lazım. Ondan yardım istiyoruz. Kuyularımızda su bitti ama hala faturasını yolluyorlar” dedi.

Faturalara yüzde 50 zam yapıldı

Sorun bununla da sınırlı değil. Sulama Birliği bu yıl su dağıtım bedellerine yaklaşık yüzde 50 oranında zam yaptı. Çiftçiler ise, “Parayı ödemeye razıyız ama hizmet istiyoruz. Almadığımız hizmete fahiş fiyat ödüyoruz” diyerek tepki gösteriyor.

Kirli kanallardan gelen su boşa akıyor

Çiftçiler, sulama kanalarının uzun süredir temizlenmediğini belirtiyor. Bu nedenle tarlalara ulaşan az miktardaki suyun dahi kullanılamaz hale geldiğini ifade ediyorlar. Göstermelik verilen suyun kirli kanallardan akarak boşa gittiğini, arazilere hiçbir fayda sağlamadığı dile getiriliyor.

Çiftçinin çözümüne engel konuluyor

Çiftçiler, sorunlarına kendi çözümlerini üretmek istediklerinde de engellemelerle karşılaştıklarını söylüyor. DSİ, su kuyusu açılmasına yalnızca 10 metre 80 santimetre derinliğe kadar izin veriyor. Ancak çiftçilere göre bu derinliklerde hiçbir şekilde su çıkmıyor. Porsuk Çayı’ndan su almak istediklerinde de sıkıntılar devam ediyor. Debinin düşük olması nedeniyle yeterli su bulunmuyor, ayrıca kanalizasyon karıştığı için su kullanılamaz hale geliyor. Çiftçiler, “Temiz suya ulaşamıyoruz” diyerek yaşadıkları mağduriyeti dile getiriyor.

Porsuk’ta debi düştü, bataklık oluştu

Çiftçiler, Porsuk Çayı’ndan akan suyun debisinin artırılması gerektiğini vurguluyor. Düşük debi nedeniyle bölgede bataklık oluştuğunu belirten üreticiler, suyun daraltılarak kullanılabilir hale getirilmesini ve DSİ’nin temizlik konusunda sorumluluk üstlenmesini talep ediyor.

Enerji hattı var ama kullanılmıyor

Çiftçiler, DSİ’den tarlalarına yol yapılmasını da talep ediyor. Uzun süredir dile getirilen bu isteğe rağmen bölgede herhangi bir yol çalışması yapılmadığını belirtiyorlar. Bölgedeki üreticilerden bazıları ise Sulama Birliği’ne ait faal olmayan enerji nakil hattına da dikkat çekiyor. Direkleri ve kabloları hazır olan bu hattın aktif edilmesi halinde tarlalarına enerji çekebileceklerini söylüyorlar.

Üngör: Paralar minimuma indirilmeli, hatta alınmamalı

CHP Alpu İlçe Başkanı Cihan Üngör, çiftçilerin son üç, dört yıldır ağır mağduriyetler yaşadığını belirterek ilgili kurumların acilen çözüm üretmesi gerektiğini söyledi. Üngör, açıklamasında şu ifadeleri kullandı. “DSİ’ye bağlı olan Sulama Birliği, şu an itibariyle yapacağı görevleri kenara bırakarak ya da eksik yaparak insanlardan fahiş fiyatta para istemektedir. Biz bu paraların çok olduğunu düşünüyoruz. Sulama Birliği’nin derhal, ivedilikle yol bakım ve suların sağlıklı salınmasıyla alakalı bir proje geliştirerek bizden talep ettikleri paraları da minimuma indirmeleri hatta icabında almamalar. Çiftçi gerçekten son 3-4 yıldır çok mağdur. Alpu’nun yaşadığı tüm sorunların her daim takipçisi olacağım. Cumhuriyet Halk Partisi Alpu İlçe Başkanı olarak her daim elimi taşın altına sokmaya hazırım. Unutulmamalıdır ki; köylü milletin efendisidir.”