Emekliler, “Sosyal devlet sosyal devlet olma özelliğini kaybetti. Şu anda emekliye resmen ölün deniliyor. Devlet yük olarak görüyor emekliyi” dedi. 67 yaşındaki Müjgan Duman, “Ben ömrü hayatımda böyle bir rezalet görmedim. Halimiz perişan. Pazara gidip de gördüğün bir şeyi alamamak kadar acı bir şey yok. Rezalet bir durumdayız. Bizi toptan gömsünler” dedi. Emekli maaşı yetmediği için iş bulma ümidiyle İŞKUR’a gittiğini aktaran başka bir emekli ise, “İş aramak için işçi bulma kurumuna gittim, beni kapıdan kovdular. Bana açık açık ‘üniversite mezunlarına dahi iş yok, sen neden buraya geliyorsun’ dediler” dedi. Bir başka emekli ise dertlerini yazdığı şiirle anlattı.
"Tezgahlara bakıp dönüyoruz"
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Türkiye Emekliler Derneği Eskişehir Şubesi’nde emeklilerle bir araya geldi. Dernek Başkanı Muhsin Dilbaz ve dernek üyesi emekliler aldıkları maaşlarla geçinemediklerini söylerken, isyanını CHP’li Çakırözer’e anlattı.
Emeklilerin geçinmek için ek iş yapmak zorunda kaldıklarını belirten Serpil Sarkmaz, “Ek iş yapıyoruz. Elimizde para varsa alıyoruz yoksa alamıyoruz. Çarşıya gelsek bile tezgahlara bakıp bakıp eve geri dönüyoruz. Meyveler çok pahalı. Ben meyve yemedim bu sene. Her şeyin kilosu 100 lira ya da 100 lira üstü. Bir şey alıp da yiyemiyoruz” dedi.
"Felaket durumdayız"
Emeklilerin artık rezalet bir durumda olduğunu söyleyen Müjgan Duman ise, yaşadıkları durumu şöyle aktardı:
“Pazara girip çıkamıyoruz. Bin lira pazara girip çıkmak. 15 günde bir gitsen 2 bin lira. Kasabın yanına uğrayamıyorsun. Felaket durumdayız. Emekli maaşım yeni 19 bin lira oldu. Bir kök maaş diye koydular. Ben 22 sene devlete hizmet etmişim. Benim hakkım bu mudur? Evim kaloriferli ama ben soba yakıyorum. Evimde doğalgaz var ben pahalılıktan doğalgazı kullanamıyorum. Böyle bir şey olabilir mi. Ben geçinmek için elişi örüyorum. Üç beş oradan denkleştirmeye çalışıyoruz.”
"Pazarda gördüğün bir şeyi alamamak kadar acı bir durum yok"
“Halimiz perişan. Pazara gidip de gördüğün bir şeyi alamamak kadar acı bir şey yok. Ben 67 yaşındayım ömrü hayatımda böyle rezalet görmedim. Ben Pazar gittiğimde her şeyi alan bir insandım. Pazara gidemiyoruz. 250 gram kıymayı üç, dört yemeğe koymaya çalışıyoruz. Ne köfte görebiliyoruz, eti zaten unuttuk. Kurbanda tanıdıklarımız olur da gönüllerinden kopar bir parça getirirse biz kurban eti görüyoruz. Rezalet bir durumdayız bizi toptan gömsünler o zaman.”
"İş için İŞKUR'a gittim, kapıdan kovdular"
Emekli maaşı yetmediği için ikinci bir iş aradığını belirten bir emekli de iş bulmak için İŞKUR’a gittiğini anlattı. 45 yıl Eskişehir’de Hava İkmal Merkezi’nde uçak teknisyeni olarak çalıştığını belirten emekli yurttaş, “Ben çalışmak için işçi bulma kurumuna kaydolmaya gittim. Beni kovdular oradan. Ben 45 yıl Hava İkmal Merkezi’nde çalıştım. Uçak teknisyeniyim. 45 yıl çalıştım ama 24 bin lira maaş alıyorum. Yetmiyor. Maaşımız yetmiyor, geçinemiyoruz. Eskişehir’in dışına çıkamıyoruz. İşçi bulma kurumuna gittim, iş bulmak için. Beni kapıdan kovdular. Bana açık açık ‘üniversite mezunlarına dahi iş yok, sen neden buraya geliyorsun’ dediler” dedi.
"Hükümet bin lirayı vermekten imtina ediyor"
“Emekliler artık ikinci bir işe muhtaç. Biz dernekler olarak emeklilerin mücadelesini vermeye çalışıyoruz” diyen Dernek Başkanı Muhsin Dilbaz ise, “Hükümet artık bin lirayı dahi vermekten imtina ediyor. Emekli varlığını sürdürmek zorunda. Biz dernekler olarak emeklilerin mücadelesini vermeye çalışıyoruz. Emeklinin kirasını ödeyecek geliri yok. Böyle bir çaresizlikte bizler çok üzülüyoruz. Çözüm üretemiyoruz. Emeklinin maaş gelirlerinin çok düşük olması ve kendine ait evi olmaması en büyük sıkıntı. Emekli artık şehirlerarası gidip gelemiyor. Şehir içinde bile seyahat edemiyor. Emekli bir su almaya kalksa o bile 20 lira” diye konuştu.
"Çare iktidarı değiştirmekte"
Dernek üyeleri, “Emekliler yanmış durumda. O yüzden herkes buraya, derneğe geliyor. Buraya üye olmaya gelenlerin sayısı iki üç kat arttı. Herkes gelip çare arıyor derneklerden. Ama tek çare bu iktidarı değiştirmekte” dedi.
"Emeklimizin derdine derman olmak istiyoruz"
Meclis’te emeklilerin derdine derman olmak için direndiklerini belirten CHP Milletvekili Utku Çakırözer, ise iktidarın Meclis’e getirdiği düzenlemelerde emekliyi yok saydığını söyledi.
Çakırözer, şöyle konuştu:
“Meclis’e hep torba getiriyorlar. Kanun getiriyorlar ama bakıyorsunuz onun hiçbirinde emekli yok. Defalarca söyledik bunu. Gelen her torbada rantiye var, doğayı yok etme var ama emekli, emekçi yok. Emekliye hak ettiği maaş yok. Cumhuriyet Halk Partisi olarak en düşük emekli maaşı asgari ücret kadar olsun, asgari ücret de 30 bin lira olsun diyoruz. Bunu demekle yetinmiyor kanunu veriyoruz. Ama bu iktidarda da yüz yok! Bu size mazeret değil! 1 Ekim’de Meclis yeniden açılacak. Meclis’te emeklimizin, emekçinin derdinin takipçisi olacağız. Dermanı da olmak istiyoruz ama dinlemiyorlar. Kesin çözüm emekliyi unutan iktidarı sandığa gömmek.”
Dertlerini şiirle anlattı
Toplantı sonunda söz alan bir emekli ise emeklilerin yaşadığı mağduriyetlere ilişkin yazdığı şiiri okudu:
“Emekliler emekliyor, emekliyor. Gece gündüz zam bekliyor, organları hep tekliyor göreniniz var mı. Ali, Ayşe, Sultan, Mehmet... Onlarda da var ayrı bir dert. Onlara biraz merhamet acaba göstereniniz var mı? Ben de bir emekliyim sizler gibi hep dertliyim. Mücadeleye de hep niyetliyim. Geleniniz var mı?”