Basın açıklamasını Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’na Büro İş Eskişehir İl Temsilcisi Aslı Korkmaz yaptı. Korkmaz, “Toplu sözleşme masasında memurun haline kulak vermediler, asgari ücretin belirleneceği masada işçi bile yok, şimdi de halktan alınan vergilerle oluşan bütçeyi, biz emekçileri, halkı görmezden gelerek şekillendiriyorlar. Bu pişkinliğe artık yeter diyoruz” dedi.
Korkmaz, toplu sözleşmelerde ve asgari ücret toplantılarında emekçilerin olmadığını belirterek, halktan alınan vergilerle oluşturulan bütçede emekçilerden yana olmadığını vurguladı. Korkmaz, Toplu sözleşme masasında memurun haline kulak vermediler, asgari ücretin belirleneceği masada işçi bile yok, şimdi de halktan alınan vergilerle oluşan bütçeyi, biz emekçileri, halkı görmezden gelerek şekillendiriyorlar. Bu pişkinliğe artık yeter diyoruz” dedi.
Üst düzey kamu yöneticilerine yönelik seyyanen zam girişimini hatırlatan Korkmaz, bunun kamuoyundan gelen tepkiler üzerine geri çekildiğini ancak tüm kamu emekçilerini kapsayacak adil bir düzenleme yapılmadığını ifade etti. Korkmaz konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Üst düzey kamu yöneticilerine vicdanlara sığmayan bir seyyanen zam önerdiler. Ağır tepki verdik, her yerde bunun nasıl bir rezillik ve adaletsizlik olduğunu anlattık. Bir iyileştirme yapılacaksa bunun tüm kamu emekçilerini kapsaması gerektiğini, aksi bir durumun kamu çalışma yaşamındaki gelir adaletsizliğini daha da büyüteceğini, bunu asla kabul etmeyeceğimizi söyledik. Sonrasına hemen geri adım attılar. Oysa söz konusu iyileştirmeyi tüm kamu emekçilerine yaymak, bir kez olsun emekten yana tavır göstermek de mümkündü.”
Korkmaz, bütçe hazırlanırken halkın ve işçi sınıfın olmadığını belirterek bütçenin halkın ortak malı olduğunu vurguladı. Korkmaz, “Bütçe’de hak yok, halk yok, işçi sınıfı yok, matematik yok, vicdan yok. Sermaye var, yandaşların çıkarları var. Bütçe, halkın ortak kaynağıdır. Bu kaynaktan en büyük pay emekçiler, emekliler, gençler ve engelliler başta olmak üzere yoksul halkımızın tamamına ayrılmalıdır. Bütçe, ekonomi gemisinin rotasıdır; rotası adil ve bilimsel şekilde belirlenmeyen bu geminin daha da derin ekonomik krizlerin kıyısına vuracağı ne yazık ki gün gibi ortadadır” ifadelerini kullandı.
Korkmaz, sorumlusu olmadıkları bu krizin faturasını ödemeyi kabul etmediklerini vurgulayarak, insanca çalışma şartları ve insanlık onuruna yaraşır ücretler istediklerini belirtti. Korkmaz, “Yoksulluk sınırının üstünde maaş istiyoruz, Gelir vergisinin yüzde 15’e sabitlenmesini istiyoruz. Sadece ayrıcalıklı bir zümre için zikredilip sonra geri çekilen seyyanen zammın emekçi ve emeklilerin tamamına verilmesini, yan ödemelerin tamamının emekli aylıklarına yansıtılmasını gelir vergisinin yüzde 15’e sabitlenmesini, enflasyon farkının aylık olarak ödenmesini, yılda 4 ikramiye ve kira yardımı istiyoruz” dedi.
Bu iş bırakma eylemimiz bir uyarı olduğunu belirten Korkmaz, kamu emekçilerinin hakları teslim edilmedikçe demokratik hakları çerçevesinde mücadele etmeyi de sürdüreceklerini ifade etti.
