AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Sivri, Eskişehir’de hizmet sektörünün ekonomide belirleyici bir rol üstlendiğini vurgulayarak, imar uyuşmazlıklarının çözümü ve işletmelerin kullanım alanlarına yönelik yeni bir düzenleme yapılması gerektiğini söyledi. Sivri, sektörün kent ekonomisindeki payının yüzde 50-55 seviyesinde olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu:
“Bu işletmeler hem istihdama hem de şehir ekonomisine katkı sağlıyor. Maliyetler çok yüksek. Vatandaşın konforlu ortamlarda hizmet alması için yapılan yatırımların heba olmaması adına belirsizliklerin giderilmesi gerekiyor.”
Hizmet sektörü için özel düzenleme çağrısı
Kentte bahçe kullanım hakkı bulunan, ruhsatlı ve binanın statik yapısına uygun şekilde açılır–kapanır sistemlerle genişletilmiş alanlara sahip iş yerlerinin bulunduğunu belirten Sivri, Meclis’in bu konuda özel bir düzenleme yapmasının önemine dikkat çekti.
Sivri, “Bu konu yaklaşık 4 bin 500 iş yerini ilgilendiriyor. Siz yetkinizi kullanırsanız, biz de bu işletmelerin sorunlarını çözmek için her türlü desteği vermeye hazırız. Eskişehir ekonomisinin yüzde 60’ını oluşturan hizmet sektörünün korunması ve desteklenmesi yalnızca işletmelerin değil, tüm şehrimizin ortak yararına olacaktır” ifadelerini kullandı.
Sivri, ayrıca meselenin yalnızca esnafa destek değil, aynı zamanda ana bulvarlarda yapılacak kentsel dönüşümün de bir parçası olduğunu kaydederek konunun kapsamlı bir çözüm gerektirdiğini ifade etti.
“Ortak alanlar hiçbir işletmeye tahsis edilemez”
AK Parti Grubu’nun talebine, Odunpazarı Belediye Başkanı ve CHP Grup Başkanvekili Kazım Kurt yanıt verdi. Kurt, çok sayıda işletmenin ortak alanlara hukuken izin verilmeyen büyüme müdahaleleri yaptığını belirterek, şunları kaydetti: “İnsanlar hakları olmadığı halde kaçak yapı yapmışlar. ‘Fiili duruma göre imar planı yapalım, hukuki hale getirelim’ deniliyor. Bu mümkünse neden ilk ruhsat aşamasında yapılmadı? Ortak alanlar hiçbir kişiye veya işletmeye tahsis edilemez. Dükkanın küçük olması, ekonominin bozuk olması, işletmelerin zarar etmesi kaçak inşaat yapılmasının gerekçesi olamaz.”
“Yaklaşan Oda seçimleri öncesi popülizm yapıyorlar”
50 metrekarelik dükkanların 350 metrekareye kadar genişletilmesinin hem hukuki hem de ahlaki açıdan sorun oluşturduğunu ifade eden Kurt, “Bu büyük bir haksızlıktır. Sayıştay’ın bulguları da bu konuda ciddi eleştiriler içeriyor. Belediyelerimiz bu konuda daha titiz olmak zorunda. Aksi halde imar suçu işlemiş oluruz. Hukuka aykırı olduğu açık bir işi ‘hukuki hale dönüştürelim’ derseniz onu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yapacaksınız. Belediye meclislerinde bunun çözümü söz konusu değil. Burada popülizm yapmanın, ‘oda seçimleri yaklaşıyor, esnafı koruyoruz, kolluyoruz’ diyerek politika yapmanın bir anlamı yoktur. Gerçekçi olmak zorundayız” ifadelerini kullandı.




