Eskişehir’de düzenlenen mitingde konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, konuşmasının büyük bölümünde, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik tabloya ve iktidarın politikalarına sert eleştiriler yöneltti.
Özel, iktidarın halktan koptuğunu, sokağa çıkmaktan çekindiğini belirterek, “Bu ülkeyi yönetenler yanınıza geliyorlar mı? Hatırınızı sorabiliyorlar mı? Çarşıda, pazarda varlar mı? Artık bu ülkenin gözünden de gönlünden de düştüler,” dedi.
Türkiye’nin ekonomik göstergelerle Avrupa’dan giderek uzaklaştığını söyleyen Özel, “Avrupa’da yıllık enflasyon yüzde 3, bizde sadece Eylül ayı enflasyonu yüzde 33. Avrupa’daki 27 ülkenin toplam işsiz sayısı 13 milyon. Bizde tek başımıza 13,5 milyon işsiz var,” ifadelerini kullandı.
Özel, temel yaşam giderlerine gelen artışlara da değinerek, “Mazot iki haftada iki kere zamlandı, 56 lirayı buldu. Artık küçük depo bile 3000 liraya doluyor,” dedi.
Emekli, işçi ve memur geçinemiyor
Konuşmasında gelir adaletsizliğine dikkat çeken Özgür Özel, özellikle emeklilerin ve sabit gelirli çalışanların yaşadığı geçim sıkıntılarını rakamlarla şöyle anlattı:
“Emeklilerin yüzde 80’i en düşük emekli maaşını alıyor. 2002’de en düşük emekli maaşıyla 8 çeyrek altın alınabiliyordu, bugün 1,5 çeyrek altın bile alınamıyor. Asgari ücret 7 çeyrekten 2 çeyreğe düştü. En düşük memur maaşı bile 14,5 çeyrek altından 4,5 çeyreğe geriledi.”
Öğrenciler barınamıyor, geleceğinden umutsuz
Eskişehir’in bir öğrenci kenti olduğunu vurgulayan Özgür Özel, üniversite gençliğinin yaşadığı ekonomik sıkıntılarla ilgili de konuştu. Özel şöyle aktardı:
“Türkiye’nin dört bir yanından gelen gençlerle dolu bu şehirde öğrenciler barınma sorunu çekiyor. Devlet, öğrencilerin sadece yüzde 15’ine yurt verebiliyor.”
Özel, geçmiş dönemlerle karşılaştırma yaparak, öğrencilere verilen KYK kredilerinin satın alma gücünün de ciddi oranda düştüğünü şu sözlerle belirtti:
“Rahmetli Ecevit döneminde 45 lira KYK kredisi verilirdi ama o parayla 1,5 çeyrek altın alınırdı. Bugün 3 bin lira kredi veriyorlar ama çeyrek altının üçte birini bile alamıyor. Öğrenciye verilen para, cebine değil borcuna gidiyor.”
Özel, iktidar olduklarında barınma sorununu çözmek için kapsamlı bir program başlatacaklarını, “İktidar olacağız. İlk iş olarak TOKİ’yi çağıracağız. Diyeceğiz ki, ‘Bir yıl içinde bitireceksin. Her öğrencinin yurdu olacak. Cumhuriyet yurtlarını yapacaksın’” sözleriyle açıkladı.
“Kreş ve yurt, fırsat eşitliğinin temeli”
CHP’nin yerel yönetimlerdeki sosyal belediyecilik uygulamalarına da değinen Özel, belediyelerin yaptığı hizmetleri örnek göstererek şöyle ekledi:
“Bu dönemin sonuna kadar 1000 kreş, 100 yurt yapacağız dedik. 19 ayda 780 kreş, 79 yurt yaptık. Önümüzde daha 3 yıldan fazla var. Eğer kreş yoksa kadın evde kalır. İşe gidemez, ekonomik bağımsızlığını kaybeder. Kocasının eline bakar. Kreş varsa, kadın da çocuk da özgürleşir.”
Yurt eksikliğinin cemaat ve tarikat yapılarının elini güçlendirdiğini belirten Özel, “Yurt yoksa o boşluğu cemaatler dolduruyor. Gençleri alıp bağımlı hale getiriyorlar. 15 Temmuz gibi ihanetlerin yolu işte böyle açılıyor. CHP iktidarında hiçbir çocuk cemaat yurduna muhtaç kalmayacak,” dedi.
Avrupa’ya entegre, yasaksız Türkiye vizyonu
CHP’nin dış politika vizyonuna ilişkin konuşan Özel, partisinin Avrupa’daki sosyal demokrat örgütlerle yürüttüğü diplomatik temasları şu sözlerle anlattı:
“Geçtiğimiz hafta İsviçre’de Sosyal Demokrat Parti’nin kongresinde onur konuşması yaptım. Ondan önce Amsterdam’da Avrupa Sosyalist Partisi’nde, daha önce Madrid’de Sosyalist Enternasyonal’de 89 partiden destek aldık.”
Bu desteklerin Türkiye’nin Avrupa Birliği sürecini yeniden canlandıracağına dikkat çeken Özel, “Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne tam üyeliğine destek, tam destek aldık. 89 partinin imzası var. Kapı gibi,” ifadelerini kullandı.
Gençlere seslenerek Türkiye’nin geleceğini Avrupa standartlarına taşıma sözü veren Özel, şöyle konuştu:
“Dünyanın en pahalı internetine, en pahalı etine mahkûm değilsiniz. Bu iktidar sizi yavaş ve pahalı bir hayata mahkûm ediyor. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında hızla Avrupa Birliği standartlarını sağlayacağız. Ve seçim sloganımız budur: Yasaksız Türkiye, vizesiz Avrupa geliyor.”




