Van’da 27 Eylül 2024’te kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedeni Van Gölü kıyısında bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş için adalet mücadelesi sürüyor. “Rojin Kabaiş İçin Adalet Komisyonları”, İstanbul ve Eskişehir’de eş zamanlı basın açıklaması yaptı. Açıklamayı komisyon adına Bensu Özkan gerçekleştirdi.
“Otopsi 28 gün gizlendi, DNA’lar şimdi ortaya çıktı”
Özkan, otopsi raporunun bir yıl boyunca kamuoyundan saklandığını söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
“Otopsi raporu 28 gün bekletildi ve ne aileyle ne de avukatlarla paylaşılmadı. Rojin’in bedeninde iki farklı erkeğe ait DNA bulunduğu ortaya çıktı. Ancak bu DNA’ların nerede bulunduğu bir yıl boyunca açıklanmadı. Dün ATK’nın raporu dosyaya eklemesiyle öğrendik ki; DNA örnekleri Rojin’in göğüs bölgesinde ve vajinasının iç bölgesinde bulundu.”
Özkan, bu bulguların Rojin’in “intihar ettiği” iddialarını tamamen çürüttüğünü belirterek, “Bu bulgularla birlikte Rojin’in katledildiği gerçeği gizlenemeycek noktadadır. Cinsel saldırı ihtimali etkin şekilde araştırılmalıdır. Rojin intihar etmedi; Rojin katledildi” dedi.
“Savcı ve ATK delil gizledi, bu cinayete ortaklıktır”
Özkan, soruşturma sürecindeki hukuksuzluklara da dikkat çekti ve şöyle aktardı:
“Erkek yargı, bir yıldır adliyeyi, kurumları ve medyayı kullanarak bu dosyayı karartmaya çalıştı. DNA’lardan telefon sinyallerine kadar pek çok bulgu gizlendi. Savcı ve Adli Tıp Kurumu 1 yıldır ellerinde bulunan bilgileri sakladı. Bu, delil karartmak ve cinayete ortak olmaktır!”
Özkan, Van ve Amed Barosu’nun ATK hakkında suç duyurusunda bulunduğunu da dile getirdi ve “Biz de sürecin takipçisi olacağız” dedi.
“Bu ülkede kadınlar şüpheli ölümlerle susturuluyor”
Özkan, Rojin’in davasından yola çıkarak Türkiye’de kadın cinayetlerinin üstünün kapatılmaya çalışıldığını ifade ederek, “Rojin’in davası bize bir kez daha gösteriyor ki; bu ülkede kadın cinayetleri sistematik şekilde ‘şüpheli ölüm’ veya ‘intihar’ denilerek kapatılmak isteniyor. Dosyalar karartılıyor, failler korunuyor” şeklinde konuştu.
Özkan, Gülistan Doku, Nadira Kadirova, Şule Çet gibi kadın cinayetlerini de gündeme getirerek şunları kaydetti:
“Rojin yalnız değil. Bu ülkede Şule Çet’in, Nadira Kadirova’nın, Gülistan Doku’nun hayatlarının nasıl karartıldığını gördük. Her biri için ‘intihar etti’ dediler, delilleri gizlediler, failleri korudular. Rojin’e ne olduğunu sormaya devam edeceğiz!”
Talepler net: “Gizlilik kararı kalksın, failler yargılansın!”
Özkan, Rojin’in davasına ilişkin taleplerini şöyle sıraladı:
Soruşturma TCK 102 kapsamında nitelikli cinsel saldırı yönünden genişletilsin.
ATK, DNA’ların kimlere ait olduğunu açıklasın.
Gizlilik kararı kaldırılarak gerçekler aileye ve kamuoyuna sunulsun.
Delil karartan tüm savcı ve kamu görevlileri soruşturulsun.
Failler derhal gözaltına alınsın.
Rojin’in ailesi yalnız bırakılmasın.
