Seyitgazi İlçe Başkanı Uğur Tepe, iklim değişikliğinin artık öngörü olmaktan çıkıp doğrudan yaşanan bir gerçek haline geldiğini belirterek, "Özellikle iklim değişikliğinin son yıllarda çok önemli hale geldiği ve artık öngörü olmaktan çıkıp yaşanır durumda olduğu bir ortamda, Seyitgazi’de yaşanan bazı sıkıntıları sizlerle paylaşmak ve bu konularda bundan sonra neler yapılabileceği konusunda biz ne yaptık, ne yapmaya çalışıyoruz veya sizlerden nasıl bir destek alacağız; o yüzden aranızda bulunuyorum."
“Aslında bu bir kapanış değil, uygulamanın ilk aşaması”
Projenin önemine dikkat çeken Tepe, sürecin devam etmesi gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:
"Avrupa Birliği tarafından finanse edilen, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından yürütülen, Türkiye’de Demokratik Yerel Yönetişimin Geliştirilmesi İçin Sivil Katılımın Güçlendirilmesi Projesi kapsamında; TEMA Vakfı yürütücülüğünde ve belediyelerimizin yürütücülüğünü üstlendiği İklim Değişikliğine Karşı Güçlü Eskişehir Projesi’nin kapanış toplantısındayız. Biraz önce sayın yetkilimiz de söyledi UNDP’den; aslında kapanış değil, belki de uygulamanın ilk aşamasıdır. Bundan sonra ne yapmamız gerekir, konuşalım."
“Sıfır Atık Projesi ile süreci erkenden başlattık”
Seyitgazi Belediyesi olarak çevre çalışmalarına erken dönemde başladıklarını belirten Uğur Tepe, "Öncelikle tabii 12 ay boyunca çalışmalar yürütüldü. Ben de zaman zaman aranızda bulunmaya çalıştım. Özellikle yaşadığımız sıkıntılar bizi bu yöne itti diye düşünüyorum. Biz tabii 2019 yılında göreve geldiğimizde öncelikle geri dönüşümün önemini düşünerek Sıfır Atık Projesi kapsamına dahil olmuştuk. Yine bu yıl da lisansımızı alarak gerekli görüldüğü aylarda hem hemşehrilerimize hem de katılımcılara eğitimler vermeye çalışıyoruz." dedi.
“Orman yangınları ilçemizin en büyük tehdidi haline geldi”
İklim değişikliğinin etkilerinin Seyitgazi’de çok net şekilde hissedildiğini dile getiren Tepe, son yıllarda yaşanan orman yangınlarına dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
"İklim değişikliğinin etkilerini artık öngörü olarak değil, doğrudan yaşadığımız olaylarla görüyoruz. Seyitgazi ilçemiz Eskişehir’in en geniş orman varlıklarından birine sahip olmasının yanı sıra aynı zamanda önemli bir tarım ilçesidir. Ancak son yıllarda yaşadığımız afetler, ilçemizin bu iki temel değerinin de ciddi tehdit altında olduğunu göstermektedir. İlçemiz 2019, 2023 ve 2025 yıllarında büyük orman yangınlarıyla karşı karşıya kalmıştır. Özellikle bu yıl yaşanan yangın hepimizi derinden üzmüştür. Bu elim olayda 10 kahraman emekçimizi şehit verdik. Onlar Seyitgazi’nin ve Eskişehir’in ormanlarını korumak için büyük bir fedakarlık göstermiştir. Buradan bir kez daha şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Bu arada Seyitgazi ilçemiz, Eskişehir Orman Bölge Müdürlüğümüze bağlı orman varlığının %10’undan fazlasını barındırıyor. Aslında önemli bir rakamdır."
“Önleyici çalışmalar hayati önem taşıyor”
Yangın riskinin iklim koşullarıyla her yıl arttığını belirten Tepe, önleyici tedbirlerin önemini vurgulayarak, "Bu yangınlar bize açıkça şunu göstermektedir: Artan sıcaklıklar, uzun süren kuraklık ve değişen iklim koşulları orman yangını riskini her geçen yıl daha da artırmaktadır. Bu nedenle yangınla mücadelede yalnızca müdahale değil; önleyici çalışmalar, riskli alanların tespiti ve yerel halkın bilinçlendirilmesi büyük önem taşımaktadır." diye konuştu.
“Sel felaketleri tarımı ve hayvancılığı vurdu”
İklim değişikliğinin diğer yüzünün sel felaketleri olduğunu söyleyen Uğur Tepe, yaşanan zararlardan bahsederek, "Diğer yandan 2023 ve 2024 yıllarında ilçemizde yaşanan sel felaketleri de iklim değişikliğinin bir diğer yüzünü ortaya koymuştur. Kısa sürede düşen aşırı yağışlar tarım arazilerinde ciddi maddi hasarlara yol açmış, bazı mahallelerimizde hayvan kayıpları yaşanmıştır. Bu olaylar altyapı yatırımlarının ve afetlere hazırlık çalışmalarının ne kadar hayati olduğunu bir kez daha göstermiştir. Özellikle orman yangınları ve sel felaketlerinde belediyelerimizin çok büyük desteğinin yanında tabii kamu kurumlarının da desteği olmuştur; buradan kendilerine teşekkür ediyorum başkanım." dedi.
“Su kaynakları artık stratejik bir mesele”
Seyitgazi’de su krizinin ciddi boyutlara ulaştığını belirten Tepe, çarpıcı veriler paylaştı. Tepe, şu ifadeleri kullandı:
"Su kaynakları konusu Seyitgazi için artık yalnızca bir çevre başlığı değil, geleceğimizi doğrudan ilgilendiren stratejik bir meseledir. İlçemizde yaklaşık 670.000 dekar ekilebilir alan bulunmasına rağmen bunun sadece 180.000 dekarı sulanabilmektedir. Kunduzlar Barajı’nın doluluk oranı bugün %7’dir. Aralık ayının sonundayız ve %7 seviyesindedir. Çatören Barajı %17 seviyesindedir. Yer altı su seviyemiz her yıl daha da düşmektedir. Birkaç yıl önce 120 metreden ulaştığımız suya bugün 200 metre civarlarında ulaşabilmekteyiz. Bu veriler birkaç yıl içerisinde ciddi bir içme suyu riskiyle, kullanma suyu riskiyle karşı karşıya kalabileceğimizi açıkça ortaya koymaktadır."
“Madencilik faaliyetleri çevreyle uyumlu yürütülmeli”
Madencilik ve tarım uygulamalarına da değinen Uğur Tepe, "Bunun yanı sıra ilçemiz ve bölgemiz açısından ekonomik değeri yüksek olan bor madeni başta olmak üzere madencilik faaliyetlerinin çevreyle uyumlu ve etkin şekilde denetlenerek yürütülmesi büyük önem taşımaktadır. Bor ülkemiz için stratejik bir maden olmakla birlikte bu faaliyetlerin toprak yapısına, su kaynaklarına ve ekosisteme zarar vermeyecek şekilde planlanması ve uygulanması gerekmektedir. Aksi halde kısa vadeli kazanımlar uzun vadede telafisi güç çevresel kayıplara yol açabilmektedir. Aynı şekilde tarım alanlarımızda halen yaygın olarak kullanılan vahşi sulama sistemleri su kaynaklarımız üzerindeki baskıyı daha da artırmaktadır. Bu noktada sürdürülebilir tarım uygulamalarına geçişin ve suyun kullanımının artık daha önemli hale geldiğini biliyoruz." dedi.
“Başarı ancak birlikte hareket edilirse mümkün”
Konuşmasının sonunda ortak mücadele vurgusu yapan Uğur Tepe, şu sözlerle çağrıda bulundu:
"İklim değişikliğiyle mücadelede başarı yalnızca merkezi politikalarla değil; yerel yönetimlerin, sivil toplumun ve vatandaşlarımızın birlikte hareket etmesiyle mümkündür."
