Yılmaz, bütçelerin ödenen vergilerden oluştuğunu belirterek, vergi veren vatandaşların insanca yaşayabilecek kadar pay alamadığını söyledi. Konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Yıllardır bütçeler bizlerin ücretlerinden kesilen, attığımız her adımda ödediğimiz vergilerden, hatta adeta tuzak kurularak kesilen trafik cezalarından oluşuyor. Buna rağmen biz ne zaman bütçeden hakkımızı, insanca yaşamaya yetecek ücret ve nitelikli kamusal hizmet istesek, ülkeyi yönetenler her seferinde ‘bütçe imkânlarımız kısıtlı’ dediler. Ama bizden toplanan vergileri bir avuç azınlığa faiz, teşvik, rant ve hazine garantisi olarak aktardılar.”

Bütçeler siyasi metinlerdir

Bütçelerin siyasi metinler olduğuna dikkat çeken Yılmaz, mali kaynağın kimlerden alınıp kimlere aktarılacağının bütçelerle belirlendiğini ifade etti. Yılmaz, “Bütçeler siyasi metinlerdir. Türkiye’de merkezi yönetim bütçe yasası, toplumsal kaynağın nasıl oluşturulacağının ve kullanılacağının; mali kaynağın kimlerden alınıp kimlere verileceğinin bir göstergesidir. Yani genel bütçe, hükümetlerin tercihini halktan mı yoksa sermayeden mi yana kullandığının belgesidir” dedi.

“2026 bütçesi ile hepimizin geleceğini karartmak istiyorlar”

Kamu hizmetlerine ayrılan payın 2022’den bu yana düştüğünü belirten Yılmaz, bu düşüşün devam edeceğini ifade etti. Konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bu düşüş, bizden alınan vergilerin bizim için kullanılmadığının kanıtıdır. Kısacası her bütçede bizim cebimizden aldılar; zengine, patrona, yandaşa verdiler. Biz yoksullaştıkça onlar zenginleşti. Mecliste görüşülen 2026 bütçesi ile hepimizin geleceğini daha da karartmak istiyorlar.”

BES-AR’a göre açlık sınırı 38.604 TL

Yılmaz, BES-AR’ın Kasım 2025 verilerine göre açlık sınırının 38.604 TL, yoksulluk sınırının ise 95.562 TL olduğunu belirtti. Buna karşın kamu emekçileri ve emekliler için öngörülen maaş artışının yalnızca %16 olduğuna dikkat çekti.

Bütçede emekçiye yoksulluk ve adaletsizlik düşüyor

2026 bütçesinin, emeğiyle geçinenlere daha fazla vergi ve daha düşük ücret getirdiğini ifade eden Yılmaz şunları söyledi:

“Mecliste görüşülen bütçeden, emeğiyle geçinenler olarak bizlerin payına daha fazla vergi, daha düşük ücret ve maaşlar; dolayısıyla yoksulluk ve adaletsizlik düşüyor. Bütçeden ‘aslan payı’ yine patronlara, silah tüccarlarına; geçmediğimiz köprülerin, yolların; gitmediğimiz hastanelerin ve havalimanlarının müteahhitlerine veriliyor. Patron ve şirketlerden alınması gereken 2,5 trilyon TL vergiden, yani toplanacak her 100 TL verginin 18 TL’sinden istisna ve muafiyet denilerek baştan vazgeçiliyor.”

Eşit, özgür ve barış içinde yaşanacak bir ülke istiyoruz

Yılmaz, 2026 bütçesini kabul etmediklerini belirterek emekten ve halktan yana bir bütçe için taleplerini sıraladı:

Eğitim Sen: “Öğretmenin Onuru İndirim Broşürlerinde Pazarlanamaz”
Eğitim Sen: “Öğretmenin Onuru İndirim Broşürlerinde Pazarlanamaz”
İçeriği Görüntüle

· Bütçe hakkımızın önündeki engellerin kaldırılması, halkın bütçe süreçlerine etkin katılımı ve bütçenin halkın onayına sunulması,

· Kamu hizmetleri ve yatırımlarına ayrılan payın artırılması; piyasalaştırma, tasfiye ve özelleştirmelerin son bulması,

· Toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçenin hayata geçirilmesi; kadınların güvenceli istihdamının artırılması ve kadına yönelik şiddeti önleyecek kamusal hizmetlerin genişletilmesi,

· Emeği köleleştiren politikalara son verilmesi; iş cinayetlerinin engellenmesi için gerekli tüm tedbirlerin alınması,

· Sefalet düzeyindeki asgari ücretin insanca yaşamaya yetecek noktaya çıkarılması ve asgari ücretli çalıştırmanın daraltılması,

· Kamu emekçileri için grev hakkının güvence altına alınması ve 4688 sayılı yasanın evrensel sendikal normlara uygun hale getirilmesi,

· Maaş kayıplarının karşılanması; en düşük kamu emekçisi maaşının yoksulluk sınırının üzerine çıkarılması ve Toplu Sözleşmenin derhal yenilenmesi,

· Sözleşmeli, taşeron, ücretli ve vekil gibi güvencesiz istihdamın son bulması; tüm kamu emekçilerinin kadrolu istihdam edilmesi,

· KDV ve ÖTV gibi dolaylı vergilerin düşürülmesi,

· Gelir vergisi birinci dilim oranının %10'a düşürülmesi ve yoksulluk sınırına kadar olan ücretlerin %10’da sabitlenmesi,

· Kar, faiz ve servet gelirlerine tanınan ayrıcalıkların kaldırılması; belli bir servet düzeyinin üzerindekilerden servet vergisi alınması,

· Vergilerimizden oluşturulan bütçeden Kamu-Özel İşbirliği projelerine ve Kur Korumalı Mevduat sistemine aktarılan hazine garantilerinin son bulması,

· Ülkenin kaynaklarının güvenlikçi politikalara değil; istihdam, üretim, adalet, barış ve demokrasi için kullanılması.

Yoksulluğa karşı mücadelede birleşme çağrısı

Yılmaz, “Ülkede yaşanan sömürü ve kölelik düzenine itirazı olan herkesi; tüm sendika ve demokrasi örgütlerini, emekten yana bütçe talebini yükseltmeye ve yoksulluğa karşı mücadelede birleşmeye çağırıyoruz” dedi.

Muhabir: Alperen Ata