TÜİK’in enflasyon verileri, 5510 sayılı yasa ve kök maaş uygulaması sert dille eleştirildi. Sendika, iktidarı “empati yapmaya” davet ederek yasal düzenlemelerin acilen yapılmasını istedi.

“Emekliye açlık, saraya lüks reva görülüyor”

Sendikanın basın açıklamasında, hükümetin ekonomi politikaları ve maaş belirleme sürecinde izlediği yöntemler hedef alındı. Emekliler, maaş zamlarının gerçek enflasyonu yansıtmadığını savundu. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Her maaş artışı belirleme sürecinde olduğu gibi, yine TÜİK'in hiçbir zaman inandırıcı olmayan rakamlarına sarılarak, bizleri daha çok yokluk ve yoksulluğa razı etmenin peşindeler.”

BESAR’ın son verilerine atıf yapılan açıklamada, açlık sınırının 35 bin TL, yoksulluk sınırının 85 bin TL, bekar bir çalışanın yaşam maliyetinin ise 52 bin TL’yi aştığı belirtildi. Buna karşın emekli maaşının 14 bin 469 TL olmasına tepki gösterildi.

“Dilenci değil, emekliyiz!”

Emekliler, kendilerine reva görülen yaşam koşullarına karşı öfkeliydi. “İnsanca yaşam hakkı” vurgusunun öne çıktığı açıklamada, “Emeklilikte reform denilerek 2008 yılında çıkarılan ve kazanılmış haklarımızı ortadan kaldıran 5510 sayılı yasa derhal ortadan kaldırılmalıdır.” ifadelerine yer verilerek 2008 yılında yürürlüğe giren 5510 sayılı yasaya sert tepki gösterildi.
Yasa öncesinde emekli maaşları son alınan ücret üzerinden belirlenirken, şimdi ortalama kazanç esas alınıyor. Bu uygulamanın yüksek enflasyon koşullarında büyük bir hak kaybına neden olduğu dile getirildi.

Kök maaş ve büyümeden pay eleştirisi

Kök maaş uygulaması ve büyümeden emekliye verilen pay konuları da protestonun hedefindeydi:

“Açlık sınırının yarısının da altında kalan kök maaş uygulaması en az 4 milyondan fazla emekli, dul, yetim ve engelliyi mağdur etmektedir. Bu mağduriyetin ortadan kaldırılması için maaş artışları kök maaş üzerinden değil, ele geçen maaş üzerinden yapılmalıdır.”

Büyümeden emekliye düşen payın yıllar içinde yüzde 100’lerden yüzde 30’a kadar düşürülmesi de eleştirilerek, adil gelir dağılımı çağrısı yapıldı.

“Seyyanen zamlar emekliye yok”

Sendika, memur maaşlarına yapılan seyyanen zamların emekli memurlara yansıtılmamasını da “haksızlık” olarak nitelendirilerek, “Yasada 'Memur maaşlarına yapılan artışlardan, emekli memurlar da faydalanır' denmesine rağmen, seyyanen artış emekli memurlara verilmedi.” ifadelerine yer verildi.

ESBAV'a Kayyum Atandı!
ESBAV'a Kayyum Atandı!
İçeriği Görüntüle

“İntibak düzenlemesi bekliyoruz”

Emeklilerin yıllardır beklediği intibak düzenlemesine de dikkat çekilen açıklamada, hükûmet sözlerini tutmaya çağrıldı:
“Defalarca söyledik, bir kere daha söylüyoruz. Yüzdelik maaş artışlarıyla çare bulunamaz. Söz verdiğiniz İntibak düzenlemesini hemen yapın!”

“En düşük emekli maaşı, en düşük memur maaşına eşitlensin”

Tüm Emeklilerin Sendikası, en düşük emekli maaşının en düşük memur maaşına eşitlenmesi ve maaşların yoksulluk sınırının üzerine çıkarılması için yasal düzenleme yapılmasını talep etti.

Açıklamada ayrıca şu çağrıya yer verildi:

“Emeklilerin sendikal örgütlenmesinin önündeki tüm engelleri kaldırın ve yasal düzenleme yapın. Meclis tatile girmeden insanca yaşam haklarımıza yönelik tüm yasal düzenlemeleri yapın.”

“Yine seçim sandığı gelecek”

Açıklamanın sonunda, hükümete yerel seçim sonuçları hatırlatıldı ve bir kez daha uyarıda bulunuldu:

“Bizler, 20 milyonu aşkın emekli, asgari ücretli, dul, yetim ve engelliyiz. Bizlere yine açlığı, yokluğu, yoksulluğu ve sefaleti dayatırsanız, yerel seçim sonuçlarını unutmayın! Yine seçim sandığı önümüze gelecek; ilk seçimlerde bir daha iktidar yüzü göremeyeceksiniz.”

“Birleşik mücadelemizi yükselterek mutlaka biz kazanacağız”

Emeklilerin örgütlü mücadelesinin süreceği vurgusuyla sona erdi:

“Bizler aciz değiliz. Çaresiz de değiliz. Tek çare; bizlerin örgütlü gücü, kararlı insanca yaşam mücadelemiz ve Demokratik Türkiye talebimizdir. Birleşik mücadelemizi yükselterek mutlaka biz kazanacağız.”