Bugün şehri konuşalım.

Şehirdeki dubaları mesela…

Trafik karmaşasını…

Denetimsizliği…

Kuralsızlıkları…

Ve elbette düzensizliği…

+++

Şimdi, “Efendim şehir trafiğinde bunların hepsi mi var?” diye soracaksınız.

Yok mu?

Her gün trafik içerisinde onlarca hatayla ve keşmekeşle karşılaşan siz değil misiniz?

Evet sizsiniz, biziz, hepimiziz…

+++

Suçu yetkilisine atmadan neler yapıyoruz ona bir bakalım?

Örneğin; araç park edecek yer bulamazken, kapılarımızın önlerini dubalarla dolduranlar…

Paralı park yerleri boş dururken, boş yerin önüne ikinci sıra duraklama yapıp park edecek araçlara da engel olanlar…

Kapının önüne at bağlar gibi öylece araçları bırakıp gidenler…

İkinci sırayı geçtim, “İşim şurada” diyerek üçüncü sıra duraklamayı yapanlar…

Engellilerin yerlerini zaptedenler…

Yürüme mesafesinde otomobil kullananlar…

Işık ihlalleri yapanlar…

Yaya geçitlerini görmezden gelenler…

Caddeleri ralli pistine çevirip gaza bastıkça basanlar…

Gece yarısında teybi son ses açıp şehir turu atanlar…

Tüm kaldırımı babasının yeriymiş gibi işgal edenler…

Abart egzozlarıyla geçtiği yerleri ayağa kaldıranlar…

+++

Biz bunları yapıyoruz da yetkilisi ne yapıyor?

Denetim mekanizmasının nasıl işlediğini fark ediyorsunuz değil mi?

Mesela; her taraf hatalı park yapılmışken, caddeyi boydan boya anons yaparak geçen trafik polisi…

“Önemli birisi” geçecekken en kritik kavşakları bile kapatanları…

Kameralar karşısına kurulup oturdukları yerden olmadık cezalar yazanları…

Yoğun saatlerde yoğun alanlarda enteresan önlemlerle trafiği daha da allak bullak edenleri…

Denetim adı altında bir köşeye kurulup, birkaç saatliğine gelen gidene ehliyet soranları…

(Eh arada bir ceza olsun diye çubuğa üfletenler de çıkmıyor değil!)

Ve yine bazı caddelerde fotoğraflama yaparak birkaç araca ceza yazıp gidenleri…

Görüyor muyuz?

Görüyoruz…

+++

Yine şahit olduğumuz, tanıklık ettiğimiz başka gözlemler de var.

Şöyle ki; kritik kavşaklarda proje yapmayanlar…

“Alt-üst geçitler, batçıklar, köprülü kavşaklar geçmişte kaldı” bahanesiyle tek bir caddeye tek bir neşter vuramayanlar…

Trafiğin sıkıştığı yerlerde, “Kapat gitsin, sorun çözülsün” mantığı ile trafiği düzenlemeye çalışanlar…

Raylı sistemli toplu taşıma güzergahına lastik tekerlikleri toplu taşıma araçlarını da sokanlar…

Daha çok yeni bulvar daha çok yeni cadde açamayanlar…

Avrupa Şehrinde modern caddeler yerine dubalı caddeler oluşturanlar…

Tek merkezli kent planlaması yapanlar…

Küçük olsun, butik olsun, böyle kalsın diye düşünenler…

+++

İşte size Eskişehir trafiğinden gözlemlerimiz…

İçlerinden tek birisine itiraz edecek var mı?

Eden varsa ya başka bir şehirde yaşıyordur ya da çok fazla romantiktir zaten!

Herkese iyi pazarlar…