Son günlerin popüler konusu haline gelmeye başladı bu mesele…

Birilerinin gönlünden bu şekilde geçiyor olmalı ki,

“AK Parti’nin liste başına Ankara’nın yazacağı bir adayın gelmesini diliyorlar.”

En azından son günlerde böyle bir taraf oluşmaya başladı!

+++

Sosyal medyada bir akım var yenilerde…

“Bunu kim istemez?” başlığı altında…

Kimlerin kimi isteyip istemeyeceğine dair yorumlar yapılıp, taraflar arasında kıyas yapılıyor.

Galiba AK Parti için liste başının kontenjan bir aday olmasını kimin, kimlerin isteyip istemeyeceğini bu viral gündem içinde yorumlayabiliriz.

+++

O zaman o meşhur soruyu soralım ve cevap arayarak gidelim.

Sual şu;

“AK Parti’nin liste başının Ankara’dan olmasını kim ister?”

Bu soruya en kesin olarak “CHP” yanıtını verebiliriz.

Öyle ya; yerel seçimlerin fatihi, artık genel seçimlerde de bir galibiyet almak ister.

Bunun için AK Parti’nin liste başının şehir dinamiklerinden birisinin olmamasını en çok CHP ister.

Sebebini anlatmaya gerek var mı bilmiyorum.

Parti genel merkezinin böylesi bir tasarrufu, yıllardır partide hazırlık yapan kişileri ve o kişilerin temsil ettiği kitleleri büyük ölçüde demoralize eder.

Zaten pamuk ipliği misali kararsıza bağlayan Eskişehir’deki AK Parti seçmenini farklı seçeneklere yönlendirir…

+++

Başka bir cevap ararsak…

“Ben yoksam, parti de başarısız olsun” mantığını güdenler de bir kontenjan aday istemez mi?

Bize göre kesinlikle böyle bir tavır içerisine girecekler de olabilir!

Bu siyasetin zaten doğasında olan bir şey.

Hatta kendisini ve temsil ettiği kesimi listede göremeyenler farklı adresler için bile çalışma içerisine girer.

Geçmişte gördük mü, gördük!

Bu da yine AK Parti’de açık arayan diğer partilere yarayacak farklı bir enstrüman olarak ortaya çıkar.

+++

Soruyu değiştirerek devam edelim.

“Ankara’dan liste başına kurulacak bir ismi kim istemez?”

Elbette en başta teşkilatlar.

Yıllardır kar kış demeden kapı kapı dolaşıp siyaset yapan tabanın tepkisi ortaya çıkar.

İçten, sessiz ve çaktırmadan bir tepki diyoruz biz buna.

Sonucu kesinlikle sandığa yansıyan bir tepki.

Daha önce özellikle yerel seçimlerde bunun neticelerini çok açık ve ağır biçimde gördük.

Olası kontenjan aday tercihi, bu sonucu genel seçim sandığına da taşır!

Bir diğeri…

Şehirde AK Parti siyaseti yapan güçlü isimler ve yine partide siyaset yapmak isteyen önemli isimlerin de böyle bir tasarrufu istemeyeceğini açıkça söyleyebiliriz.

“Biz neden siyaset yapıyor, neden onca mesai harcıyoruz?” sorusunu kendilerine soracaklardır.

Dahası aynı soruyu partide siyaset yapmak isteyen ve geniş seçmen tabakasına ulaşma potansiyeli taşıyanlar da soracaktır.

Ortaya yine önemli bir küskün yığını kendiliğinden çıkacaktır.

+++

Lafı uzatmadan bitireyim.

“AK Parti’nin, tarihinin en kritik seçimine giderken, özellikle Eskişehir gibi ucu ucuna kazanılan şehirlerde kontenjan aday gönderme gibi bir lüksü hiç yoktur!”

Bu lükse kaçılırsa, genel seçimlerin kazanıldığı Eskişehir de 2023’te elden kaçar.

Bunun zeminini şimdiden görüyor ve kokluyoruz.

O yüzden AK Parti’nin Eskişehir’deki dengeleri daha çok gözetmesinden ve şehrin dinamiklerinden bir liste yapmasından başka şimdilik bir seçeneği yok gibi görünüyor.

Yazalım, söyleyelim ve tarihe not düşelim…