Öncelikle belirtelim.
Bu yazı, il başkan adayı olarak düşünülen 5 ismin Ankara’ya çağırılması öncesi yazılan bir yazıdır.
Bu akşam yeni bir il başkanı atanabilir.
O yüzden son dakika kararı öncesi neler olup bittiğini ve neler olabileceğini şimdiden konuşalım...
+++
Öncelikle söylemek gerekli ki;
“AK Parti’de alışık olmadığımız şeyler oluyor!”
İl Başkanının istifasını bunca geciktirilmesinden tutun;
Sadece İl Başkanının değil, tüm yönetimin istifasının alınmasına kadar her şey çok yabancı!
Partide yapılan temayülün bu denli kapsamlı yapılmasına da ilk kez tanık oluyoruz.
Enteresan gelişmeler bunlar.
+++
İlk olarak tüm yönetimin istifasının alınmasını yorumlayalım.
Genel merkez bu tavrıyla şunu istiyor;
“Seçimlere vekaleten değil, asaleten atanmış yönetimle gideceğiz!”
Başka bir niyet okuyamıyoruz.
Dahası istifası alınan yönetime dair genel merkezde bazı oturmayan bir şeyler olduğunu da hissediyoruz ki;
“Bunun İl Başkanı Zihni Çalışkan’ın listedeki yerini bile etkileyebileceğini düşünüyoruz”
+++
Temayül seçimleri ile birlikte genel merkezin görevlendirdiği isimlerin, partinin önemli isimleri ile uzun uzadıya görüşmeler yapması, bolca notlar alması da cabası…
Dündar Ünlü isminin hem temayülden hem de yapılan görüşmelerden sonra gündeme gelmesi bunun bir neticesidir!
Daha önce il başkanlığı yapmış ve hedefinde farklı makamlar olan birisinin yeniden il başkanlığı için son derece ciddi biçimde düşünülmesi de genel merkezin aklında neler olduğunu okumamıza yetiyor.
Zira parti yönetiminin, çok fazla fanteziye kaçmak istemediğini, daha önce önemli başarılar elde etmiş bir ismi yeniden görev başına getirme niyetinde olduğu da çok açık!
Bu noktada bugün görüşmeye çağırılan Dündar Ünlü ile yapılacak görüşmenin sonuçlarına gözümüzü çevirmiş durumdayız.
Ünlü’nün bu görev için ikna edilip edilmeyeceği, partinin belki de seçim kaderini belirleyecek.
Eğer Dündar Ünlü, bir şekilde ikna edilir yeniden il başkanlığına kuracağı yönetimle gelirse AK Parti için 14 Mayıs’a dair daha umutlu konuşacağız.
Ünlü dışındaki herhangi bir isme görev verilmesi durumunda ise parti içi konuşmalar çok daha fazla artacak;
Gelen isim herhangi bir vakıf, dernek, kişi ve yahut genel merkezden bir güçle ilişkilendirilecek.
Bu da en kritik seçim öncesi parti içi ayrışmaların devam etmesi anlamına geliyor.
+++
Tüm bu denklemler içerisinde neler olacağını, bu akşam ve yahut en geç yarın parti genel merkezinden hangi kararlar çıkacağını;
Dündar Ünlü’nün ikna edilip edilemeyeceğini beklemeye başladık.
Bakalım parti yönetimi düşündüğü gibi birleştirici, geçmişinde başarılar bulunan, temayülün de istediği bir ismi mi görev başına geçirecek?
Yoksa parti içi farklı güçlerin istekleri mi baskın gelecek?
İzleyip göreceğiz…
