Normal doğumun hem anne hem de bebek için en doğal ve fizyolojik yöntem olduğunun altını çizen Bildirici, bu doğum şeklinin birçok avantaj sunduğunu vurguladı. Normal doğum yapan kadınların daha kısa sürede eski vücut şekillerine kavuşarak normal aktivitelerine dönebildiğini, aynı zamanda bebeklerini hemen kucaklayıp daha erken emzirmeye başladıklarını ifade etti. Ayrıca, anne ile bebek arasındaki duygusal bağın bu süreçte daha hızlı kurulduğunu belirtti. Vajinal doğum sırasında bebeğin göğüs kafesine uygulanan baskı sayesinde akciğerlerindeki sıvının boşaldığını ve bunun da bebeğin daha rahat nefes almasını sağladığını açıkladı. Buna karşın, zamanından önce yapılan isteğe bağlı sezaryen doğumlarda bebeklerde solunum sıkıntılarının daha sık görüldüğünü ifade etti. Ayrıca, hastanede kalış süresi ile annede hastalık, sakatlık ve ölüm riskinin normal doğumda daha az olduğunu da ekledi.

Bildirici, normal doğumun riskli olduğu veya anne ve bebeğin hayatını tehlikeye atabilecek durumlarda sezaryenin yapılması gerektiğini, ancak tıbbi bir gerekçe yoksa gebelerin normal doğuma yönlendirilmesi gerektiğini belirtti.

Odunpazarı'ndan Yıkım Durdurma Kararına Yanıt Odunpazarı'ndan Yıkım Durdurma Kararına Yanıt

Eskişehir'de bulunan Sağlıklı Hayat Merkezleri, Toplum Sağlığı Merkezleri ve hastanelerdeki gebe okullarının, gebelere normal doğum başta olmak üzere birçok konuda eğitim verdiğini vurgulayan Bildirici, özellikle normal doğumun belirtileri, avantajları ve doğumu kolaylaştıran teknikler hakkında ayrıntılı bilgilendirmelerin yapıldığını söyledi. Eskişehir Şehir Hastanesi ve Yunus Emre Devlet Hastanesi'nin doğum servislerinin ziyaret edilerek, gebelerin doğum yapacakları ortamı önceden görmelerinin sağlandığını ve bu sayede normal doğum oranlarının artırılmasının hedeflendiğini belirtti.

Bildirici, ülke genelinde normal doğumu artırmaya yönelik çalışmaların önemine değinerek, "1-7 Ekim Normal Doğum Haftası"nın toplumda farkındalık yaratmak ve bilgilendirme yapmak için büyük bir fırsat olduğunu ifade etti.

Editör: Buğrahan Doğangil