Başarı Benim, Başarısızlık Herkesin!

Her sene Eskişehir ve güvenli şehirler sıralaması ile ilgili deyim yerindeyse çok ciddiye almamamız gereken bir sitenin sonuçlarına rastlıyoruz.

Sonra sosyal medyayı ikiye bölen bir tartışma başlıyor.

Vay efendim sosyal demokrat belediyecilik sayesinde güvenliyiz, yok efendim bu ankete 20 kişi oy kullansa sıralama değişiyor gibi beyhude, anlamsız, hiç gereği olmayan bir tartışmadır gidiyor.

Ancak kurumlarda bu tartışmaya kayıtsız kalmıyor.

Bu işi ciddiye alan Büyükşehir Belediyesi listede üst sırada yer almanın aslan payını kendi icraatlarına bağlarken, iktidara yakın olanlar ise bu başarıyı başta güvenlik kuvvetleri olmak üzere kendine mal ediyor.

Bu benim çok ciddiye almadığım site geçtiğimiz günlerde yine bir sonuç yayınlamış.

Eskişehir güvenli şehirler sıralamasında 10. sırada yer alıyor.

Dünya şehirlerine göre kıyas yaparsak ilk 10 şehir içinde yer almak olağanüstü büyük bir başarıdır.

Ancak önceki listede 3. sırada yer aldığımızı düşünürsek 10. sıra gerilemek demek.

Demek ki  başarılı değiliz.

Sevgili dostlarım en baştan belirttiğim gibi ben herhangi bir siteye, ankete pek aldırış etmem. O yüzden başarı ya da başarısızlığı da buna göre değerlendirmem.

Dikkatli takip edenler bilirler. Bu satırlarda yakın geçmişte şehrin güvenliğine dair birkaç yazı kaleme almış sizlerle paylaşmıştım.

Bana göre Eskişehir o eski, o gurur duyduğumuz güvenli şehir değil.

Bırakın dünya şehirlerini ülke genelinde bile ilk 10’da yer alamayız.

Sadece son 1 ay içinde 5 cinayete tanık olduğumuz, kadın cinayetleri konusunda hiç alışık olmadığımız elim olaylarla karşılaştığımız bugünlerde böyle bir sonucu paylaşmak ve bundan gurur duymak bana göre abesle iştigaldir.

Taksilerin gasp edildiği, her mekandan kavga, yaralama haberi aldığımız, insanların belinde silah, elinde bıçak ile rahat rahat gezdiği nice örneğe rastlıyoruz.

Ben bu yaşa kadar görmediğim şeylere bugünlerde tanık oluyorum.

Bu yüzden şehir güvenli olduğunda bundan aslan payını alan kurumlarda bu başarısızlıkta kabuğuna çekilmesinler.

Bu şehirde yaşanan güvenlik sorununda hem Büyükşehir Belediyesinin hem emniyet güçlerinin hem de şehirdeki diğer kurumların az ya da çok payı vardır.

Şehrin aydınlatma sorunu var ise buna bakan kurumda sorumludur.

Önüne gelen yere alkollü mekan ruhsatı verip denetleme yapılmıyorsa bunda ruhsatı veren kurumunda sorumluluğu vardır.

Gerekli denetim, arama, önleyici tedbir alınmıyorsa emniyet güçlerinin de sorumluluğu vardır.

İnsanları infiale sürükleyen söylemlere imza atanlar, stres atılacak alanlar inşa etmeyenler, semtine, mahallesine göre sosyal sınıf ayrımlı hizmetler yapanlar da dolaylı olarak bu işin sorumlusudur.

Tekrar ediyorum. Başarıda aslan kesilenler, başarısızlıkta topu taca atmasın.

Elli kere söyledim, yazdım yine aynı kelimelerle noktalıyorum.

Eskişehir güvenli şehir kimliğini bırakmıştır. Başta Barlar Sokağı diye tabir edilen sokak olmak üzere insanlar eskisi kadar güvenli ve rahat dolaşmamaktadır.

Eskişehir Valiliği öncülüğünde bir işbirliği masası oluşturulmalı ve başta Emniyet ile Büyükşehir Belediyesi olmak üzere tüm kurumlardan temsilcilerle ortak projeler, tedbirler uygulanmalıdır.

Şehirde güvenlik işleriyle uğraşan işletmeler de ihmal edilmemeli, bilakis onların desteği ve önerileri de dikkate alınmalıdır.