Pek çok konuda ayrıştığımız gibi ülke insanı olarak “zam” konusunda da çok güzel ayrışıyoruz.

ESKİ meclisinin kullanım suyuna yaptığı yüzde 70’lik zam meselesi de bunun en güzel, en net örneklerinden biri olarak karşımızda duruyor.

Satın alma gücünü artık sıfırın altına düşmüş, temel ihtiyaçlarını bile tedarik etmeye zorlanan insanlar olarak içimizde biriken ve doğru adreslere gösteremediğimiz tüm tepkiyi bu zam ile birlikte ESKİ’YE gösterip zafer elde etmeye çalışıyoruz.

Tepkilerin bir kısmı doğal ama ESKİ Kapatılsın diyecek kadar bu zammı satın alma gücüyle entegre etmeye çalışan siyasi bir algıya da rastladığım için farklı bir yol izleyeceğim. 

Ben bu konuda zor olanı tercih ediyorum. Tüm bu popülizmin karşısında durarak daha gerçekçi örneklerle ilerlemek istiyorum.

Bu yüzde 70 oranında zam gelmeden önce eviniz için aylık ne kadar su yüklüyordunuz?

Ortalama 100 TL civarı değil mi?

Şimdi ne kadar yüklemek zorundasınız?

Ortalama 170 TL civarı değil mi?

Yani arada 70 TL oranında bir fark var. Artık cebinizden ortalama 70 TL fazla para çıkacak….

Aldık, kabul ettik!

Şimdi madalyonu diğer tarafa çevirelim ve adil davranalım

Geçen sene 200 TL gelen elektrik faturası şu an 650 TL değil mi?

Arada 450 TL civarında bir fark var. Cebimizden fazladan 450 TL çıkıyor.

Ya Doğalgaz ve diğer giderler ne alemde, onlara da kısaca bir göz atalım mı?

Mesela geçen sene aylık 500 TL civarı olan Doğalgaz faturası bu sene en az 1500 TL oldu.

Arada 1000 TL fark var. Cebimizden fazladan 1000 TL çıkacak.

Ev kiraları?

Bakmayın siz içinde oturan yüzde 25 artıracak, yasa izin vermiyor diye atılan nutuklara…

İnsan karşı dairesi 4000 TL kira öderken, kendisi 1250 TL ödeyerek huzurla oturamıyor.

Mecburen en kötü yüzde 50 zammı kiracı kendiliğinden yapıyor zaten.

Aylık fark en kötü dairede fazladan 750 TL’den başlıyor…

Sadece 1 sene içinde 100 TL olan kazaklar 500 TL

250 TL olan kışlık botlar 1200 TL

11 TL olan 100 gram Türk Kahvesi 24 TL

400,500 TL olan montlar en az 1500 TL olmuş…

Tarihte ilk kez peynir fiyatı et fiyatını geçmiş 170 TL olmuş kg bedeli…

Ama biz ayda 5,6 bin TL fazlalaşan diğer tüketimlere gelen zamları geçiştirip

70 TL zammın peşinde ESKİ skandala imza attı, ESKİ fahiş zam yaptı, ESKİ’ye yazıklar olsun diye diye sabahtan akşama eleştirip kendimizi rahatlatacağız öyle mi?

Evet, ESKİ’nin yaptığı zam birim fiyatına göre çok yüksek, evet bir şey zamlanınca onu tüketen kimsenin hoşuna gitmez, evet keşke olmasaydı.

Peki, ESKİ zammı geri çekse ya da indirime gitse 100 TL yerine 80 TL olsa ortalama tüketimimiz hayatımız da ne değişecek?

20 TL kar ile ısınacak, sağlıklı beslenecek, barınacak, araba deposunu dolduracak ya da kira artışı konusunda nefes mi alacağız?

O yüzden diğer zamlara ne kadar tepki gösterdiysem buna da o kadar tepkiliyim.

Ne az, ne de fazlasını yapamam.

ESKİ’YE yapacağım en büyük eleştiri zam değil bu sürecin yönetimi konusundadır.

Bu tür bir zam böyle ivedi, böyle hızlıca yürürlüğe sokulur, böyle yönetilemez şekilde olmamalıydı.

Temmuz ayında da aynısını yaşadık.

Madem zam olacak süreyi 2,3 günle sınırlı tutmak ve insanları bu soğu havada saatlerce sıra bekletmek rahatsız edici.

Zam kararı alınır ve diğer konularda olduğu gibi tüm vatandaşlara bu gelişme duyurulur. Şehirde en az 300 bin abone olduğu için 15 günlük bir süre tanınır ve zam kararı daha sonra yürürlüğe sokulur. Böylece süreç daha az tepkiyle, daha makul şekilde ilerleyebilirdi. Olmadı, önceki yaşananlardan ders alınmamış ki, benzeri bir sorunla yeniden karşılaştık.

Son olarak artık teknoloji çağındayız. Halen daha su yükleme işini dijitale taşıyamadık.

İnternetten su yüklemek, kredi kartı ile su alabilmek halen mümkün değil.

ESKİ’nin bu iş ile ilgili aylardır bir planlaması olduğu söyleniyor ama henüz somut bir adım göremedik. Bu işe öncelik verilmeli Eskişehir insanı en azından bu dertten kurtarılmalı diye temenni ediyorum.

Umarım derdimi anlatabilmişimdir, umarım anlamak isteyen eleştirmekten isteyenden fazladır…