Eskişehir’de yıllardır görmediğimiz bir manzara Kurtuluş Pazar Yeri temel atma töreninde verildi.
Aynı karede yan yana duran büyükşehir belediye başkanı, iktidar partisi il başkanı, muhalefet partisi il başkanı, bürokratlar, oda başkanları ve sivil toplum temsilcileri… Yani bir şehrin tüm renkleri, aynı masada, aynı fotoğrafta.
Alışık değiliz biz buna.
Genelde fotoğraflar kesilir, kadraj daraltılır. Ya yerel yönetim-STK, ya iktidar-STK… Ortada ya bir eksik olur ya bir mesafe.
Ama bu kez olmadı. Bu kez “Kurtuluş Kapalı Pazar Yeri”nin temelinde yalnızca beton değil, yıllardır özlenen bir şey atıldı: Ortak aklın temeli.
Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, konuşmasında meseleyi çok net koydu: “Siyaseten eleştirmek yerine merkezi idare, yerel yönetimler, yatırımcılar ve oda başkanlarıyla birlikte hareket edelim. Biz güç birliği yaptıktan, el ele verdikten sonra önümüzde kimse duramaz. İşimiz Eskişehir, gücümüz Eskişehir.”
Bu, siyaset dilinde kolay söylenir ama pratiğe dökmek zordur. Hele ki aynı projede hem iktidarın, hem muhalefetin, hem bürokrasinin hem de esnafın imzası olacaksa… Bu, ancak “kibre yenilmeyen” bir yönetim anlayışıyla olur.
Ayşe Ünlüce, “kaç tezgâh olsun, balıkçıya ne kadar yer ayrılsın, şarküteriye hangi alan verilsin” gibi teknik detaylardan “kentsel dönüşümde el ele verelim” mesajına kadar, hem mikro hem makro düzeyde ortak aklı işlettiklerinin altını çizdi ve sonunda, yıllardır birbirine selam vermekte zorlananlar aynı butona basıp temel attı.
Ders gibi fotoğraf
Bu fotoğraf yalnızca bir pazar yerinin değil, Eskişehir’in siyaset üstü kapasitesinin fotoğrafıdır.
Bugün pazar yeri için verilen fotoğraf, yarın trafik, kentsel dönüşüm, çevre sorunları, su yönetimi ve sosyal projeler için de verilebilir. Yeter ki, herkes “önce şehir” diyebilsin.
Unutmayalım: Bir şehrin kaderini değiştiren şey, tek bir liderin iradesi değil, birlikte karar alma kültürüdür.
Kurtuluş Kapalı Pazar Yeri, işte bu kültürün ilk somut meyvesi olabilir.
Darısı diğer sorunlara
Eskişehir’in çözülmeyi bekleyen onlarca sorunu var. Trafikten toplu ulaşıma, konut krizinden genç işsizliğine…
Darısı, kavganın değil uzlaşının konuşulduğu, ayrışmanın değil birleşmenin poz verdiği tüm projelere…
Çünkü işimiz gerçekten Eskişehir.
Ve gücümüz, ancak Eskişehir olursa anlamlı.