Deniz Çağlar Fırat yazdı..
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Eskişehir Haber Ajansı’na (EHA) kamuoyuna yansıyan anket sonuçlarını değerlendirdi.
EHA’ya konuşan Kurt’un dediği netti: CHP, bu rüzgârı doğru yakalarsa, Eskişehir’de 5 vekil hayal değil! Ama bu ‘doğru liste’ şartına bağlı. Ve işte burada, Kazım Kurt fermuar sisteminin altını çizdi.
Peki, bu “fermuar” neyin nesi?
Dahası, Kurt’un ön seçim ısrarı CHP’yi uçurur mu, yoksa tökezletir mi?
Hadi Gelin, masaya yatıralım!
Kazım Kurt diyor ki “AKP’nin oyları yüzde 28’lere indi, bu fırsatı bir daha yakalayamayız."
Bence haklı. Siyaset, zamanlama sanatıdır. Ama asıl mesele, CHP’nin bu fırsatı nasıl değerlendireceği. Kurt bu noktada reçetesini de açıkladı “Düzgün, toplumu kucaklayan bir liste.”
Peki, bu liste nasıl oluşacak? İşte burada fermuar sistemi devreye giriyor. Fermuar, belediye meclislerinde denenmiş, cinsiyet eşitliği başta olmak üzere çeşitliliği sağlamak için kullanılan bir yöntem. Listeye bir genel merkezin önerdiği bir örgütün önerdiği, bir genel merkezin önerdiği bir örgütün önerdiği isim… Liste böyle sıralanıyor.
Kurt, bunu milletvekili aday listelerine taşıyalım, diyor. Neden mi? Çünkü bu sistem, partinin sadece bir kesime değil, toplumun her katmanına hitap etmesini sağlıyor. Hem örgüt tabanına, hem toplum geneline hem de genel merkezin ihtiyacına göre kısacası farklı kesimlerin sesi listelerde yankılanıyor.
Geçmişte CHP’nin yaptığı hata, dar kadrocu yaklaşımlarla listeler oluşturmasıydı. Sonuç? Altı vekillik dönemde üç, yedi vekillik dönemde iki milletvekili!
Sonuç olarak fermuar sistemi, bu “kendi kalesine gol atma” hastalığını tedavi edebilir.
Özellikle toplumu kucaklayan bir liste, sandıkta “Ben de varım” dedirtir.
Ama Kurt’un ön seçim vurgusu, kulağa demokratik gelse de, bence risklerle dolu bir kumar.
Ön seçim, partiyi hareketlendirir, yerel dinamikleri öne çıkarır, doğru. Ama ya kontrol edilemezse? CHP’nin geçmişinde ön seçimlerin yol açtığı iç çekişmeler, hizip kavgaları, küskünlükler hâlâ hafızalarda.
Örgüt, “Benim adamım” kavgasına tutuşursa, o kucaklayıcı liste hayali suya düşer. Hele bir de popülist, ama yetkin olmayan isimler ön seçimin gazıyla listelere sızarsa, CHP’nin Eskişehir’deki şansı heba olur.
Bir nebze fermuar sistemi, bu riski dizginleyebilir. Çünkü fermuar, aynı zamanda liyakat ve çeşitlilik için bir çerçeve sunar. Ön seçimde çıkan isimler, fermuarın disipliniyle harmanlanırsa, işte o zaman CHP, Eskişehir’de sadece 5 vekili zorlamakla kalmaz, belki de sandıkları patlatır!
Özellikle de 4. Sıraya listeyi taşıyacak lokomotif ve katalizatör olabilecek bir isim yazılırsa başarı şansa bırakılmamış olur.
Kazım Kurt, CHP’nin yıllardır kanayan yarasını görmüş: Yanlış listeler, küsen seçmenler, kaçan fırsatlar. Fermuar sistemi, bu yaraya merhem olabilir.
Ama ön seçim, çift taraflı bir bıçak. CHP, bu bıçağı ya ustalıkla kullanacak ya da kendi elini kesecek. Başkan Kurt’un çıkışı, bir uyarı ateşi.
Doğru liste, doğru sistem, doğru zamanlama… Anketlere göre Eskişehir, CHP’ye “Hadi, göreyim seni!” diyor.
Bakalım, bu çağrıya kulak verilecek mi, yoksa yine “Keşke”lerle mi dolacağız?
Siyaset, biraz da satranç gibidir.
Fermuar da stratejik bir hamledir.
Ama ön seçim, piyonu vezir de yapar şahı piyon da…
Bence CHP bu oyunu iyi oynamalı.