Büyükşehir Belediyesi’nin şehirde her işi tamamlamış, tüm sorunları halletmiş, ulaşım ve trafik konusunda gerekli her şeyi yerine getirmiş gibi davranıp sürekli Hal Camii ile uğraşmasına anlam veremiyorum.

1965 Yılında ibadete açılan bu camii Eskişehir gündemine ilk kez gelmiyor. Yakın geçmişte Hal Camii mevcut alanının revizyon imar planında yol, ticaret, konut ve turizm alanına denk düştüğü gerekçesiyle başka yere yenisinin yapılarak mevcut Hal Camii'nin yıkılması gündeme gelmiş ve konu kamuoyunda büyük tepki toplamıştı. Uzun süre devam eden tepkilerin ardından Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü camii koruma altına almış ve çoğu insan rahatlamıştı.

 

Fakat bu rahatlama uzun sürmedi. Büyükşehir Belediyesi geçtiğimiz dönemde alınan koruma kararının kaldırılması için mahkemeye başvurdu.

Malumunuz bölgede imar planı değişikliği yapan ve camiinin içinde bulunduğu alanı konut, ticaret alanı ilan eden Büyükşehir Belediyesi ve bu Eskişehir için tarihi niteliği olan camiinin yıkılması ve camii alanının yola katılması için ısrarla mücadele eden de Büyükşehir Belediyesi…

Peki, biraz sesli düşünüp samimiyet arıyorum.

Bölgede yeterli sayıda ticaret ve konut alanı yok mu? Bölge zaten fazlaca ticaret ve konuta sahip olduğu için kalabalık değil mi?

Bölgede trafiğin bu kadar aksamasına sebep olan şey bizzat Büyükşehir Belediyesi’nin yapımına izin verdiği AVM değil mi?

Haller Gençlik Merkezi iyi, AVM güzel ama bölgede tek sorunlu, yolun sıkışmasına sebep olan ve illa yıkılması gereken yer Hal Camii öyle mi?

İşte buna itiraz ederim arkadaş!

O bölgede yeterince camii olmadığını hepimiz biliyoruz, sarmaşıklarıyla şehrin sembol ibadethanelerinden biri olduğunu ve bölgede bulunan esnaf ile vatandaşın ibadetleri için bu camii yoğun kullandığının da farkındayız.

Fakat son dönemlerde ilginç hamleler yaparak, vatandaşın istek ve şikayetlerine pek aldırış etmeyen Büyükşehir Belediyesi’nin sanki Yılmaz Büyükerşen’e bilinçli bir şekilde kötülük yapmak için tam seçim dönemi önünde böyle inatlaşma hamleleri yapması bana daha da düşündürücü geliyor.

Konuyla ilgili karşı davalar açılmış, bilirkişi raporlarına itiraz edilmiş ve hukuki sürecin işleyişi bekleniyor. Elbette konuyu takip edeceğiz.

Ancak bilirkişi demişken yazımı bir iki cümle uzatarak tamamlamak istiyorum.

Son günlerde özellikle Büyükşehir ile ilgili Ak Parti grubunun itiraz ettiği ve mahkemeye taşıdığı konuların yüzlerce kez bilirkişiye gittiği ve ayrı ayrı yüzlerce davaya hep aynı bilirkişilerin atandığı, hep aynı raporların dosyaya eklendiği şeklinde iddialar gündeme gelmeye başladı. Bulduğum ilk vakitte araştırmaya çalışacağım. Ancak bünyesinde fazlaca hukukçu olan Ak Parti teşkilatları ve yönetimleri konuya daha hakimdir diye düşünüyor ve iddialar ile ilgili bilgileri varsa kamuoyu ile paylaşmalarını rica ediyorum.

Doğruysa doğru diyelim, yanlış ise bu iddiaların ve dedikoduların önünü keselim değil mi?