“Ne yazık ki, şu anda Odunpazarı bölgesinde delege seçim süreci, tüzüğe ve dolayısıyla hukuku aykırı şekilde yürütülmektedir.

Bırakın 15 gün öncesini seçimlere 5 gün kaldığı halde, seçimlerin yapılacağı yer ve saatleri üyelere bildirilmemiş, askı listelerinde belirtilmemiş, üyelerin tanınmasını ve onlara ulaşılabilmesini sağlayacak iletişim bilgilerini içerir listeler mahalle temsilcilerine ve delege adaylarına ulaştırılmamıştır”

Bu ifadeler İYİ Parti eski il başkanı ve kurucularından Mehmet Ektaş’a ait.

Aynı zamanda iyi bir hukukçu olan Ektaş, partisinin kongre sürecine dair ortaya koyduğu işleyişin hukuka aykırı olduğunu dile getirerek adeta açmış ağzını, yummuş gözünü.

Odunpazarı ilçe başkanlığının akraba, dost, arkadaş, hemşeri fanusuna hapsedildiğini belirterek bu usulsüzlüğe sessiz kalmamış.

Malumunuz İYİ Parti Türkiye’de kongre sürecini başlattı. Her şehirde önce kırsal ilçeler, merkez ilçeler ve sonra il kongresiyle sona erecek bir takvim oluşturuldu.

Ektaş’ta bu süreci yaptığı paylaşımda tane tane anlatmış.

Diyor ki “Süreç kongre delege seçimleriyle başlıyor. Tüzüğe göre seçimler hafta sonu yapılmak zorunda. Mahalle ve köy delege seçimlerinin nerede, hangi saatler arasında yapılacağı ilan edilir. Delege sayısı ve parti üye listesi askıya çıkarılır ve askılar seçim sonuna kadar listelenir. İlçe yönetim kurulu her köy ve mahallede kayıtlı parti üyelerinin listelerini, üyelerin tanınmasını ve onlara ulaşılmasını sağlayacak şekilde köy ve mahalle temsilciğine tebliğ eder. Hatta 15 gün önceden bu liste çeşitli iletişim kanallarıyla ilan edilir”

Ancak Odunpazarı İlçe Başkanlığı bunların hiç birini yapmamış.

Seçim 30 Ekim tarihinde yapılacak ama ortada tüm kongre sürecini bulandıracak bir somut eksiklik var.

Sonuçta bu durum hukuka aykırı olduğu için yapılacak itirazlarla seçim iptal edilebilir ve süreç yeniden, uzayarak başlamak zorunda kalır.

İl kongre sürecini de etkileyecek ve birden fazla adayın yarışacağı bir seçim önünde bu tür hadiseler İYİ Parti için iç açıcı şeyler değil.

Burada ivedilikle il yönetiminin devreye girmesi ve tüzüğe aykırı durum konusunda ipleri ele alması gerekiyor.

Yoksa henüz diğer partilere göre yeni ve kirlenmemiş dediğimiz İYİ Parti hakkında da farklı intibalar oluşması kaçınılmaz olur.

Kabukçuoğlu Cevap Verecek mi?

Yazıya Mehmet Ektaş ile başlamışken şu detayı da belirtmekte fayda var.

Ektaş il başkanı olduğu dönemde sakin ve iletişimi nispeten yüksek bir profil sergiledi.

AHPADİ Başkanı olarak da şehrin her dinamiği ile bir bağ kurdu ve bunu sürdürülebilir bir hale getirdi. Ancak bir şeyleri kızdığı, tepki gösterdiği zamanlarda da bunu saklamadı. Gerek ifadeleri gerek ise tavrı ile söylediği şeyin arkasında durdu.

Sürekli altını çizdiği demokrasi kavramının gereği olan parti içi demokrasi konusunda da geri durmuyor ve doğruları söylemekten kaçınmıyor. Belki de bu yüzden kuruluştan bu yana partinin ciddi bir kitlesi ile hareket ediyor.

Ektaş’ın itiraz ettiği ve İYİ Parti Milletvekili Arslan Kabukçuoğlu’nu sert bir şekilde eleştirdiği bir konu var.

Milliyetçilik konusunda da bir sorumluluk taşıyan parti vekilinin TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın TBMM’de yaptığı basın açıklamasına Kabukçuoğlu’nun katılarak destek olmasından rahatsızlığını dile getiriyor.

Daha önce terör propagandası yapmaktan hapis cezası alan ve TSK’ya iftira atan Fincancı ile Kabukçuoğlu’nun aynı karede olmasından dolayı kendisini kınıyor.

“Ve Kabukçuoğlu’nu Eskişehir’in vatansever seçmeninden özür dilemeye davet ediyor”

Bakalım Kabukçuoğlu bu konuda bir cevap verecek mi?

Görünen o ki hem Ektaş ve ekibi hem de İYİ Partinin vekili ve mevcut yönetimi arasında geçtiğimiz günlerde dile getirdiğim üzere çekişmeli, gergin, bir o kadar gözlerin parti üzerinde olacağı bir sürece tanık olacağız.