3. Aday?
CHP kongre süreci resmen başladı. Zaten beklenen hatta istenen bir süreçti. Kayyum söylentilerinin gölgesinde partililerin aidiyetini güçlendirmek ve iktidar hedefine daha sıkı hazırlanmak için CHP’nin böyle bir sürece ihtiyacı vardı.
Tabi şartlar ne olursa olsun, süreç ne kadar birleştirici bir mağduriyet algısı yaratırsa yaratsın kongre demek yarış demek, rekabet demek, yüksek tempolu, hararetli bir taht savaşı demek.
Eskişehir gibi yapısı küçük, yıllardır en ufak mahalle ve örgüt kolu seçiminde bile piyonlardan çok kalelerin yarıştığı bir tahtada bu kongre sürecinin de nasıl geçeceğini az çok tahmin ediyoruz.
Velhasıl daha takvim açıklanır açıklanmaz parti özelinde ufak bir hareket, kulislerde fazlaca söylenti ve ileriye dair tahminler askıya çıktı.
Ancak altını çizmek isterim.
Eskişehir CHP ve kongre dendiğinde ortaya çıkacak ana sonuç herkesi şaşırtacak, tahminleri alt üst edecek zaman zaman mahcup edebilir. O yüzden hele ki daha en ufak mahalle sonucu ortaya çıkmadan yapılacak tahminlerin havanda su dövmekten öteye gitmeyeceği aşikar.
Öncelikle mevcut duruma bakalım.
İl Başkanı Talat Yalaz’ın göreve geldikten sonraki performansına kimse kötü diyemez. Belediye ilişkileri, aktif ve kaostan uzak yönetim biçimi özellikle hatipliği ile öne çıkan karakteri Eskişehir özelinde çok kez takdir gördü. Elbette kusursuz değildi, olamazda fakat örgüt içi bütünlüğü sağlamakta zorluk yaşadığı ve yola birlikte çıkılan ekiple zaman zaman aralarına ayrık otu girdiği söylentilerini de duymadık diyemem.
Ancak şu bir gerçek ki Yalaz her koşulda iddialı geçen kongreden daha güçlü ve avantajı elinde bulunduran bir aday olarak başlıyor sürece…
Henüz kesin olmasa da il başkanlığı için ismi geçen en önemli adaylardan biri de Şenol Durur.
Memuriyetten dahi istifa ederek kendini aktif siyasete hazırladığını ve gençlik kollarından bu yana partinin hem Eskişehir hem de genel merkez ayağında ne kadar etkili bir isim olduğunu anlatmaya gerek yok. Herkes biliyor. Dolayısıyla Durur adaylığını resmileştirir ise mahalle ve ilçe süreçlerinde hesap kitabını iyi yapmış, desteğini almış ve kendinden emin diye düşünmemiz olası.
Tabi aslında adayların ne yapacağı, iddiası, kazanma olasılıklarının en belirleyici noktası uzun yıllardır Eskişehir yerel yönetimlerinin başındaki isimler. Yani Belediye Başkanlarının bu konuda nasıl bir tutum izleyeceği aslında aday veya adayların sayısını artıracak baş etken.
EBB Başkanı Ayşe Ünlüce sürece direkt müdahil olacak mı? Bir ismi destekleyecek mi?
OBB Başkanı Kazım Kurt bu konuda tavrı en merak edilen ve parti içi siyasete hakim birisi olarak desteğini Yalaz’dan yana mı kullanacak yoksa başka bir adayın arkasında mı duracak?
Geçtiğimiz kongrede Talat Yalaz ile hareket eden Ahmet Ataç yine aynı kanaatte mi?
Özetle süreci etkileyecek onlarca cevabı şimdiden vermek mümkün değil.
Özellikle mevcut ilçe başkanlarının geride kalan süreçteki performansı ve geçen kongreden bu yana oluşan dostluklar kadar yol ayrılıkları, küslükler gibi asla ihmal edilmemesi ve süreci etkileyecek yapılanmaları es geçmemek lazım.
Farkındayım buraya kadar yazılanlar aşağı yukarı herkesin bildiği ve tahmin ettiği şeyler. Ancak ben biraz akla gelmeyen bir detayın altını çizmek istiyorum.
O detayın öznesi ise Ankara ve 3. Aday…
Malumunuz süreci hep Talat Yalaz ve Şenol Durur mücadelesi gibi görme eğilimi var. Ve süreci sadece Eskişehir belirleyecek gibi düşünüyoruz. Bu da geçmişe bakarsak son derece olası bir durum.
Ancak CHP Genel Merkezinin bu sürece içinde Eskişehir’inde olduğu bazı şehirlerde müdahil olacağıyla ilgili bir söylenti var. Hatta genel merkezin adayların partiye seçime götürecek adaylar olmasını istediği bu sebeple vekillik isteği olanların bu konuda çok kabul görmemesi tarafında bir eğilim olduğunu da bu iddiaya ekleyebiliriz. Bu yüzden mevcut belediye başkanları ile Ankara arasında gerçekleşecek görüşme trafiği pek tabi sürecin dinamiklerini etkileyebilir.
Öte yandan hep iki isim üzerinden düşünsek dahi ortaya 3. hatta 4. aday çıkma ihtimalini de unutmamak lazım.
Mesela geçmişte il başkanlığı yapmış, yaşı mevcut adaylardan biraz daha olgun bir isimde karşımıza çıkabilir.
Ya da mevcut başkanlar kimseye yakın olmayan bir isimde hatta bir kadın aday üzerinde uzlaşalım diye herkesi ters köşeye yatıracak bir adayın arkasında da durabilir.
Hatta ve hatta burası CHP, tüm başkanların arkasında durduğu isim kongrede mağlubiyetde yaşayabilir. Zira Eskişehir ve CHP yan yana geldiğinde yukarıda belirttiğim gibi benim ki de dahil hiç bir tahminin olasılığı çok çok yüksek değil.
Velhasıl kelam, inanın bir şey diyebilmek için çok erken…
Bir süre izlemek, gözlemek lazım. Kim oyun kuruyor, kim algı yapıyor, mahallelerde kimin sözü geçiyor. Odunpazarı ne alemde, Tepebaşı’nda işler nasıl görelim.
Sonra daha köşeli bir şeyler söylemeye başlarız.
Son tavsiyem, bugünler herkesin birbirini tarttığı, bazı isimlerin haberi bile yokken birilerine destek olduğunun iddia edildiği süreçler. Duyduklarınızı teyit etmeden hareket etmeyin. Peşin cümleler ve destek açıklamalarını sorgulamadan gaza gelmeyin.
Ve parti içi rekabet eyvallah ama şehir edep, adabını lütfen es geçmeden tartışın.
Sevgilerimle…