Ali Haydar Çelik adeta bir yara tuzcusudur.
İflah olmaz ısrarcılığı ve yüksek sesle kimseyi duymadan kurduğu cümlelerle, mecliste AK Partili Ahmet Sivri’nin adeta belalısı haline gelmiş durumda.
Yarayı bulur basar tuzu.
Karşısındakini ifrit etmekte usta, zerre geri adım atmamakta mahir.
“Dur desen” ya da “yapma desen” nafile.
Ayşe Başkanı en çok zorlayan meclis üyesidir. Zapt edilemiyor…
Ama Allah var şimdiye kadar mecliste tartaklandığına şahit olmadık.
AK Partili Ahmet Sivri, Ali Haydar Çelik’in karşısında öyle anlar yaşadı ki, taş olsa çatlayacak noktaya geldi.
Yine de Ali Haydar Çelik’in üstüne yürümedi.
Umut edelim de; iddia edildiği gibi CHP kongre sürecinde yaşanan AK Partililere örnek teşkil etmez de yerinden kalkan Ali Haydar Çelik’e saldırmaz.
Ali Haydar Çelik, kongre süreci ile kendi partisinin yaralarına yöneldi.
Belediye başkanlarına omuz attı, parti içi demokrasinin olmadığından dem vurarak verdi veriştirdi.
Ha o böyle yaptı da, umut olduğunu vaat eden mavi liste taraftarları boş mu durdu.
Onlarda Ali Haydar’a yönelik ağızlarına ne geliyorsa sosyal medya üzerinden boca ettiler.
Kazandıkları her seçim sonrasında zafer pozu verip, her birinin aslında Ali Haydar Çelik olmaya ne denli özendiklerini defalarca gösterdiler.
Kim, kimin yarasına daha çok tuz basarsa artık…
Köşeye sıkışan kedi aslına saldırır.
Her biri aslan, her biri köşeye sıkışan kedi…
Günün sonunda CHP, AK Partilerden demokrasi nutku dinleyecek pozisyona düştü.
AK Partililer hep bir ağızdan CHP’lileri daha demokrat olmaya davet etti.
Murat Han Mungan’ın dediği üzere “Türkiye’de her şey olabilirsiniz ama rezil olamazsınız…”
Bundan sonrası için mi?
Bana kalırsa Talat Yalaz’ın bir kez daha başkan seçilmek ya da bir kez daha Odunpazarı İlçe Başkanı Rahmi Çınar’ı seçtirmekten çok daha büyük görevi var.
CHP’nin hak ettiği saygınlığı, tekrar CHP’ye kazandırmak…
Başkan adayı değil başkan olarak.
