Bugüne kadar pek çok yerel seçime tanıklık ettik. Ve hemen hepsinde CHP içinde bazı ayrılıklar, tartışmalar, küskünlükler yaşandı.

Adayları beğenmeyenler, meclis sıralamalarına itiraz edenler, örgüt ile adayların arasının açık olduğu seçim dönemlerini çokça gördük.

Bu seçim ise CHP saflarını ilk kez böyle bütün ve uyumlu bir şekilde çalışırken görüyoruz.

Adaylık konusunda beklentide olmalarına rağmen küsmeyen Ahmet Ataç ve Kazım Kurt’un Ayşe Ünlüce’yi hiçbir kompleks olmadan desteklemeleri ve fazlaca sahip çıkmaları bir yana yine Kurt ve Ataç arasındaki soğuk havanın erimesi, birbirlerine de destek verecek seviyeye ulaşmaları dikkatlerden kaçmıyor.

İl örgütü ise Talat Yalaz’ın liderliğinde ortaya adil, çalışkan, özlenen bir performans koyuyor.

Hiçbir adaya negatif bir bakış açısı yok, küslük yok ve elden gelen tüm destek sahaya yansıtılıyor.

Milletvekilleri süreçten kopuk değil. Başta İbrahim Arslan ve Jale Nur Süllü olmak üzere adayların yanında hepsini görüyoruz.

Hatta İbrahim Arslan’a ve idealist yapısına ayrı bir pencere açalım. Arslan yeri geliyor kendi başına gece yarılarına kadar kırsala gidiyor. Kırsal mahallelerde özellikle Ak Parti kalesi gibi görülen yerlerde çalışmalar yapıyor ve dikkat çeken kalabalıklar topluyor. CHP bayrağını temsil etmek için ciddi bir efor sergiliyor.

Sonuç olarak CHP uzun süre sonra bir senkron yakaladı. Rakibin güçlü ve baskın olması belki de CHP’nin bu uyumu yakalaması ve seferber olması için iyi bir vesile oldu. Şayet sandıktan eksiksiz bir başarı çıkarsa kesinlikle bu uyumun başarısı olacaktır.

***

Oğuz Beki ve Melih Aydın

 

Seçimi kazanmak demek illa sandıktan birinci parti olarak çıkmak değildir. Seçimler aynı zamanda partilerin ve adayların kendini sınaması, temsil ettikleri ideal veya duruşların bulduğu karşılığı görme sınavıdır.

Dolayısıyla partisinin oylarını koruyan, artıran, kendi varlığı ile partisini daha iddialı hale getiren isimlerde seçim süreçlerinin kazananı kabul edilebilir.

Malumunuz bu seçimde Büyükşehir için 20’den fazla aday var. Adaylar içinde yakından tanıdığımız isimlerde var.

Ancak isminden bahsettiren ve sandıkta değil ise bile arka planda kazanma olasılığı yüksek 2 isim var. Bu isimler Oğuz Beki ile Melih Aydın.

Çünkü kimse Aydın ve Beki’nin seçimi zaferle noktalamasını beklemiyor.

Partilerinin temsil gücünü korumak ve yukarı çıkartabilmek bile onlar için büyük başarı.

Üstelik seçim sürecine inanılmaz bir renk katıyorlar.

Gençlik yorumu, hazır cevaplılık, mizah gibi doneleri bu gergin ve ciddi atmosferi değiştirmek adına son derece başarılı kullanıyorlar.

Mesela pek çok aday isim “ne gerek vardı, neden aday oldun” diyoruz.

Ancak Beki ve Aydın için “iyi ki aday olmuşlar” diyebiliyoruz.

Üstelik ikisinin varlığı da şehrin gençliği için büyük bir şans. Alacakları oylar ile şehirde siyaset yapma isteği duyan gençlere nirengi olacaklar. Cesaret aşılayacak ve yeni siyasi aktör sayını artıracaklar.

Bu sebeple bir pozitif ayrımcılık gerekiyorsa bunun yapılacağı isimler belli. En azından ben şehrin gençliği ile sürekli mesai yapan birisi olarak her iki adaya da esktra başarılar diliyor ve yarışa dahil oldukları için teşekkür ediyorum.